Şah çeken Tahran’ın Şah’a dönüşü mü?
Biz kendi içimizde neredeyse her gelişmeyi bir şekilde yakın geleceğin siyasi mimarisi üzerinden okumaya çalışırken; etrafımızda, üstelik küresel ölçekte sonuçlar doğuran gelişmeler...
Biz kendi içimizde neredeyse her gelişmeyi bir şekilde yakın geleceğin siyasi mimarisi üzerinden okumaya çalışırken; etrafımızda, üstelik küresel ölçekte sonuçlar doğuran gelişmeler yaşanıyor.
İran ve ABD arasında, esasen Tahran’la uluslararası sistem arasında varılan ‘ön anlaşma’nın, kime ne getireceği, tarafların beklentilerini karşılayıp karşılamayacağı, daha da önemlisi ambargolardan sıyrılan bir İran’ın nasıl bir dönüşüm yaşayacağı herkesin merak konusu. Bizim açımızdan elbette meraktan öte, geleceğimizi doğrudan ilgilendiren ve daha şimdiden etkilemeye başlayan bir gelişme.
Türkiye’de İran’la ilgili analiz yapmanın zorlukları var. Her ikisi de bir şekilde ideolojik kaynaklardan beslenen sevgi ve nefret kıskacında yaklaşımlarla Tahran’ı anlamak imkansız. Öte yandan uzun zamandır aktif çatışma yaşanmasa da her an hissedilen bir rekabetin, bu anlama çabasında ihmal edilmemesi gerekiyor.
Şimdi Tahran yönetiminin bu yeni hamlesini, özellikle kendi iç kamuoyuna bir zafer olarak sunmasından, bölgesel etkilerine ve Suriye, Irak ve Yemen benzeri alanlardaki çatışmaya kadar pekçok boyutuyla dikkatle ele almak zorundayız.