Bağıra… Bağıra…(!)
Bir öğrenci… Bir öğrenci daha… Bir öğrenci daha… Hayatını kanlı katilin bombasıyla yitiren 35 vatandaşın 13’ü öğrenci. Kanı olanın. Kanı donar. Kanlı katliam...
Bir öğrenci… Bir öğrenci daha… Bir öğrenci daha… Hayatını kanlı katilin bombasıyla yitiren 35 vatandaşın 13’ü öğrenci. Kanı olanın. Kanı donar. Kanlı katliam, “bağıra bağıra geliyorum” diyordu. Birinci Ankara “kanlı katliamında” da geliyorum demişti. İkincisinde de… Anlayana. 5 yıl önceden de demişti. 5 yıl önce Suriye’ye “taşeron ordular” dolmaya başladığı zaman; bunun sonucunda Ortadoğu’daki iç savaşın Türkiye’ye taşınacağını bağıra bağıra söylüyordu. Kuklaya takılma. Kim oynatıyor? Kuklacıya bak. PKK’yı yalnız sanma. Arkasındakine bak. Ne zaman ki, önce Irak’ta, sonra Libya’da, sonra Suriye’de “ulusal ordular” birbiri peşinden gelen “iç çatışma ve dış işgallerle” perişan edildiler. Onların yerini dünyanın dört bir yanından ipini koparmış, para için savaşan, kanlı katil sürüsü aldı. İşte o kuklacı, bu kanlı katil sürüsünü “taşeron ordular” haline getirdi. PKK-PYD-IŞİD-BAKO HARAM diye say say bitmez. Kendi ordusunu çekti. Taşeron orduları cepheye sürdü. İki yıl içinde Suriye’de yabancı savaşçı sayısı 100 binin üzerine çıktı.