Bayram bahşişi!
Eski bayramlar keyifli geçermiş. Otobüs TIR’la çarpışmaz, otomobil uçuruma yuvarlanmaz her bayram yüzlerce insan ölmezmiş. Bir şair “bayramiye” adı altında bir kaside yazar. Padişah’a, sadrazama;...
Eski bayramlar keyifli geçermiş. Otobüs TIR’la çarpışmaz, otomobil uçuruma yuvarlanmaz her bayram yüzlerce insan ölmezmiş. Bir şair “bayramiye” adı altında bir kaside yazar. Padişah’a, sadrazama; “Tutsun cihanı debdebe-i tabl-ı haşmetin” diye seslenir. Bu şair hemen bayram beklenmeden arife günü Saray’a davet edilir, kasidesindeki yağlama oranının gücüne göre bir kese, iki kese, üç kese altınla memnun edilirmiş.
Aynısı oldu.
Kaside yazan gazeteciler Saray’a davet edildi. Gezdirildiler, ağırlandılar. Ne yazık ki çıplak gözle; “Bayram af günüdür, barış günüdür. Bayramlar rahmete giriş günüdür. Bayram Hak menzile varış günüdür“ diye yazacak bir ilham perisi esintisi, belirtisi, dürtüsü göremediler.
İsraf gördüler.
Müsriflik gördüler.
Tantana gördüler.
Sabunluk: 293 TL.
Diş fırçalık: 516 TL.
Gerisini artık sorma.