Haaa!

Adanalı yazar Yaşar Kemal, onların dedeleriyle röportajlar yapıp, yazdı. Onlar, Adana'nın Aladağ'ında tarikat yurdunda yakılan kızların babalarının, babasıydı. Adı bin yaşasın Yaşar...

Adanalı yazar Yaşar Kemal, onların dedeleriyle röportajlar yapıp, yazdı. Onlar, Adana'nın Aladağ'ında tarikat yurdunda yakılan kızların babalarının, babasıydı. Adı bin yaşasın Yaşar Kemal, “Nuhun Gemisi” adlı kitabında topladığı bu röportajları, bulup okuyabilirsiniz. 12 kızın dedeleri de, tıpkı bugün başlarına vurup ağlayan babaları gibi tarikat esiri olmuş yaşıyordu.
Tam 56 yıl önceydi.
Tarikat şeyhleri.
Gezici vaizler.
Mollalar.
Hocalar.
Cerre çıkanlar.
Diri, diri yakılan 12 kız çocuğunun dedelerini, “Kızlarınızı, oğullarınızı okula göndermeyin… O okullarda suretler (fotoğraflar) var, insan suretleri… Onları gören, bu suretlerin beş yüz metre yanından geçen kafirdir ve katli vaciptir… O kahveye gidip o pınarın suyundan içmek külliyen haramdır… Kafir olurusunuz. Çünkü o pınarın suyuna radyo sesi sinmiştir. Radyo şeytanın icadıdır. Radyo sesinin sindiği toprağa basmak bile kafirliktir… ” diyerek etkiliyor, tarikata çekiyorlardı. (sayfa 139-144)

*  *  *

Adı Selim'di.
Yaşar Kemal sordu:
– Selim.
– Buyur Ağam.
– Tarlan var mı Selim?
– Yok.
– Ne yiyorsunuz ya Selim?
– Darı satın alıyoruz.
– Selim.
– Buyur ağam.
– Kaç koyunun var Selim?
– On.
– Kaç keçin var Selim?
– Elli.
– Kaç tane ineğin var?
– On beş.
– Bunların hepsinden ne kadar yağ elde edersiniz Selim? Selim bana batman hesabı söyledi. Ben kiloya çevirdim. Yılda yüz seksen kilo yağ…
– Zenginsin be Selim…
– Çok şükür zenginim ağam.
– Kardeşim Selim, sen radyo gördün mü? –Haaa! –Radyo, radyo! – Haaa! – Bir kutu vardır. Dünyanın bir ucundan söylerler, buradan dinlersin. Hiç duymadın mı?
– Yok vallahi…!
– Selim…
– Buyur ağam.
– Selim tren gördün mü?
– Hani askerleri bindirip götürürler. Onu mu? –Evet Selim onu… – Görmemişim ağam.
– Selim.
– Buyur ağam.
– Otomobil gördün mü Selim?
– Görmedim ama duydum.
– Uçak.
– Duymuşum. Havada uçarmış.
– Traktör.
– Hani çift sürer, o mu?
– Evet o.
– Irgatlığa gitmiştim. Gördüm. Ateş yürütüyor onu. -Apartman nedir Selim? – Haaa!… – Buzdolabı?
– Haaa!.. -Elektrik? -Haaa!…
– Bir sual daha Selim.
– Tramvay gördün mü? Gazocağı, elektrik süpürgesi, elektrik ütüsü, çamaşır makinesi gördün mü?
– Yok görmedim. – Atom bombası nedir? Hidrojen bombası nedir? Uçankale duydun mu Selim? Nedir bunlar?
– Haaa!…

*  *  *

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
En kalpten sivil sesleniş: Atatürk’ün askerleriyiz! 04 Eylül 2024 | 1.314 Okunma Fasulye! 02 Eylül 2024 | 1.574 Okunma Aş bunları aş! 28 Ağustos 2024 | 1.341 Okunma Ağustosun büyük yalanları... 09 Ağustos 2024 | 1.365 Okunma Mavi Vatan’ın tarihi! 31 Temmuz 2024 | 1.286 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar