Onlar Mars’a! Biz Marş’a!
Eski acı söylem; “onlar aya biz yaya” avunmamız, hiç bitmedi. Yeniden ve yeniden tazeleniyor. Onlar Mars’a koloni kurma çabalarını, uzaya yerleşme hayallerini, hızlı trenle 4 saatte gidilen yolu sadece 20 dakikaya indirecek...
Eski acı söylem; “onlar aya biz yaya” avunmamız, hiç bitmedi. Yeniden ve yeniden tazeleniyor. Onlar Mars’a koloni kurma çabalarını, uzaya yerleşme hayallerini, hızlı trenle 4 saatte gidilen yolu sadece 20 dakikaya indirecek yer çekiminden arındırılmış tüp tüneller yapma projelerini konuşuyorlar. Biz, “Korkma Sönmez” marşımıza “mistik müziği” katma peşindeyiz. Hatırlayacaksınız: Geçen haftanın en baharatlı konusu “İstiklal Marşı’na dini kaftan giydirme” önerilerinin yapılmasıydı.
Onlar gitti Mars’a!
Biz kaldık Marş’ta!
Bu geride kalmışlığı bir gün biz de tuş edeceğiz elbet… Ne zaman? Geçen gün Reşit Aşçıoğlu ile konuşuyordum; “İstiklal Marşı’nı yazdırıp bestesini yaptırarak bize bırakanlar aslında Türk insanına yeni bir Kurtuluş Savaşı’nı başlatma öğüdü de verdiler. O da “Yer çekiminden kurtuluş” savaşıdır. İnsanoğlunun en büyük kurtuluş savaşı yer çekimine karşı verdiği savaştır. Yer çekimi her şeyi yere doğru çekiyorsa bu güce, roketlerin karşı gücüyle cevap vererek göğe tırmanmak var” dedi.
* * *
Tanıyanlar bilir.
Gazeteciliği bıraktı.
Bütün günlerini insanoğluna “aklı öne geçirip, doğadan öğrenerek yer çekimine karşı nasıl savaşılacağının kanunlarını bulup açıklayan 3 insanın eserlerini” incelemeye, yazmaya, kitaplarını Türkçe’ye tercüme etmeye adadı. Reşit Aşçıoğlu, bugün “Mars’a gitmeyi projelendirmiş olan ülkelerin” eğitim sistemlerinin her halkasında sarıldıkları Galileo, Newton, Einstein’ı birbirine bağlayan “geçiş köprüleri” üzerinde yoğunlaştı.
Hz. Musa.
Hz. İsa.
Hz. Muhammed.
Üç büyük kitaplı peygamberin insanlara söylemediğini Galileo,“Eylemsizlik”, Newton, “Evrensel Kütle Çekim” ve Einstein da “Görelilik” (rölativite) ile söyledi. Şimdi insanlık, bu üçlünün