‘Dijital kötülük’ kol geziyor
Onlar bir acı yaşanmasını beklerler, bir felaketin olmasını... Ya bir terör örgütünün saldırısını kollarlar, ya birinin ölümünü; fark etmez. Hemen geçerler klavye başına ellerinde telefonla, kötülüğün esiri olmuş ruhları...
Onlar bir acı yaşanmasını beklerler, bir felaketin olmasını...
Ya bir terör örgütünün saldırısını kollarlar, ya birinin ölümünü; fark etmez. Hemen geçerler klavye başına ellerinde telefonla, kötülüğün esiri olmuş ruhları, damarlarında zifte dönüşmüş kanları harekete geçirmiştir.
Telefon ya da klavyedeki her harfe, bir katilin tabancasından kurbanına sıktığı mermiler gibi basarlar.
Kelimeler yan yana geldikçe öfkesi daha da kabarır, sessizce mesaj yazan kötülük, ağzından köpükler saçan, git gide kendisini provoke eden bir canavara dönüştürür.
Hepsinin mutlaka bir bahanesi vardır, her kötü, her kötülük gibi...
Yan yana getirdiği kelimelere bakıp pis pis sırıtarak “Paylaş”, “Mesajı gönder” ya da “Tweet’le”tuşuna basıp kendisi gibi ziftleşmiş ruhlu kişilerin harekete geçmesini beklerler.