Bu yılbaşı size ne etti?
İslamcı siyaset kendisini alternatif bir dünya vaadiyle var etti. Başka ekonomi, alternatif bir kalkınma modeli, Necmettin Erbakan’ın adil düzen teorisini hatırlayın, alternatif bir siyaset, alternatif bir kültür anlatısı...
İslamcı siyaset kendisini alternatif bir dünya vaadiyle var etti. Başka ekonomi, alternatif bir kalkınma modeli, Necmettin Erbakan’ın adil düzen teorisini hatırlayın, alternatif bir siyaset, alternatif bir kültür anlatısı üzerine kendini inşa etti. Ancak ne alternatif bir ekonomi sistemi ne de alternatif bir siyasa falan kurabilmiş değil. Elimizde bildiğin eski model ahbap avuç kapitalizmi var. Türkiye hala NATO üyesi, Türkiye’nin başını çektiği bir İslam İmparatorluğu falan oluşturmuş değiliz.
***
Gelinen noktada tutunup tutunabileceği, kendi varlığını ayrıştıracağı yegane unsur kültür savaşı. Her yılbaşı olduğu gibi bu yılbaşı da geleneksel kutlanmalı mı kutlanmamalı mı mevzileri kazılmış herkes de yerini almış durumda. MEB okullara yılbaşı kutlanmasın yazısını gönderdi, Diyanet geleneksel kutlanması caiz değildir açıklamasını yaptı. CHP’li belediyelerin yılbaşı süslerine “cık cık ne gerek var” eleştirisi de yapıldı.
İslamcı siyaset evrimi yok saydığından düşünce sistemini ezeliyet ve ebediyet üzerine kuruyor. Toplumun ezelden beri bazı değer ve yargılarla geldiğini, bunların aslında değişmediğini değişmemesi gerektiğini, bazı dış mihrakların bizi güçsüz düşürmek için bazı oyunlarla bizi değerlerimizden kopardığını falan düşünüyor. Toplumsal değişimleri böyle anlatmaya, anlamlandırmaya çalışıyor.
***
Velhasıl kabak dönüp dolaşıp hediye dağıtan Noel baba ile üzerine üç beş süs asılan yılbaşı ağacına patlıyor. Siyasal İslam bu kültür savaşı kazanıldığı takdirde, herkesin dine göre yaşayıp, refah içinde mutlu olduğu “altın çağa” dönebileceğimizi zannediyor. Zannetmezse ezeliyet ve ebediyet çerçevesinde baktığı dünyada iyice anlamını yitirmiş olacak