Çin ve Doğu Türkistan Müslümanlarının ‘aşırıcılıktan vazgeçirilmeleri’

Mao’nun Doğu Türkis-tan’ı ele geçirdiği 1949’dan beri Çin yönetiminin bu topraklarda yaşayan Uygur, Kazak ve diğer Müslüman Çinliler ile ilişkileri hep sorunlu oldu.

Komünist Çin, sistematik olarak bölgede nüfus kompozisyonunu değiştirecek, kendi kültürünü baskın hale getirecek hamlelerini düşük profilli olarak sürdürdü. Söz konusu politika, 1980’lerin ortasından itibaren daha da görünür olmaya başladı. Nitekim Uygurlar, Kazak ve Çinli Müslümanlar arasında dini ve etnik kimliğin yok edilmesini hedefleyen farklı yol ve yöntemler denemeye başladı. Amacını kısa sürede gerçekleştirmek için de toplama kampı benzeri uygulamalara girişti. Ayrımcı, baskıcı, yoksun bırakıcı ve zor kullanmayı içeren yeni uygulamalar ve organizasyon doğal olarak kısa sürede karşı tepkinin doğmasına neden oldu. Özellikle Çin’in kültürel asimilasyon politikalarıyla eş zamanlı olarak yükselişe geçen radikal İslamcılık, bütüncül bir ideoloji ve önerdiği yöntemlerle dünyada olduğu gibi bölgede de bazı gruplar arasında kabul görmesini kolaylaştırdı.   

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Çin-İran ilişkilerine dair 14 Temmuz 2020 | 2.459 Okunma Çin ve Doğu Türkistan 10 Temmuz 2020 | 3.264 Okunma Türkiye’nin Libya hamlesi politik düzeyde taşları yerinden oynatırken 07 Temmuz 2020 | 3.463 Okunma ‘Centilmenler’ başkalarına ait mektupları okumazlar mı? 30 Haziran 2020 | 2.233 Okunma ABD ve AB “yıllık terörizm raporlarını” birlikte okumak 26 Haziran 2020 | 2.459 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar