O’nun huzurundayız
Bu hafta Hz. Peygamberin meclisine bir nebze misafir olalım. Bu haftaki dersimiz de bu olsun. HZ. ALİ HASTAYKEN Hz. Ali hastaydı. Hastalığının ağrısı büyük imamı etkilemişti. Yataktaydı. Sefere çıkacaklar....
Bu hafta Hz. Peygamberin meclisine bir nebze misafir olalım. Bu haftaki dersimiz de bu olsun.
HZ. ALİ HASTAYKEN
Hz. Ali hastaydı. Hastalığının ağrısı büyük imamı etkilemişti. Yataktaydı. Sefere çıkacaklar. Hz. Peygamber damadını yanına çağırdı. Mübarek ellerini damadının başına koydu. "Allah'ım! Ali'ye şifa ver" buyurdu. Ve sonra seslendi: "Kalk Ali!" Hz. Ali hiçbir şeyi yokmuş gibi doğruldu. Dualar makbuldü. Dua eden asildi. Dua edilen asildi. Dua vefalıydı.
AYI İKİYE BÖLSENE
Mekke'dedir. Allah'a davet ediyor. Ama putperest bağnazlığıyla yolu kesiliyor. Hunharca saldırıyorlar. Hakaret ediyor, yalnızlaştırılıyor. Suikast pazarlıyorlar. İşte tam da bu gecelerden bir gece. Yanında amcası Hz. Hamza'da var. Ebu Cehil ve ötekiler önüne geçtiler. Onlara imanı teklif etti. İman eder misiniz dedi. Dediler ki; Gökteki ayı yar bakalım. Peygambersen hadi yap. Hatta denir ki Hz. Hamza bunu teklif etti. Döndü ve şöyle buyurdu: "Gökteki ayı ikiye bölsem inanır mısınız?" Bir aya bir de O'na baktılar. Ayı iki bölmek! İmkânsız. Kim yarabilir ki? Fırsatı kaçırmadılar. Ayı yar, sana iman edelim dediler. Şehadet parmağını göğe...