Ramazan yardımlaşmaktır
Sahabe şöyle anlatıyor: Gündüz Hz. Peygamber'in yanındaydık. Birdenbire Medine'ye yarı çıplak, yalın ayak, başlarına çuval geçirmiş, perişan görüntülü, üzerlerinde...
Sahabe şöyle anlatıyor: Gündüz Hz. Peygamber'in yanındaydık. Birdenbire Medine'ye yarı çıplak, yalın ayak, başlarına çuval geçirmiş, perişan görüntülü, üzerlerinde kılıç taşıyan Muda kabilesinden bir grup geldi. Onların bu perişan hâlini gören Hz Peygamber'in yüzü değişti. Üzüntü ve öfkesi yüzüne yansıdı. (Müslim, İlim 15).
Hz Peygamber (SAV), Bilal'e ezan okumasını emretti. Cemaat mescide toplandı. Namaz için ikamet olundu. Efendimiz, namaz sonrası minbere çıktı ve şu ayetlerle konuşmasını bağladı:
"Ey insanlar! Sizi tek bir nefisten yaratan Allah'tan korkun." (Nisa, 1).
"Her nefis yarına ne hazırladığına baksın." (Haşr, 18).
Sonra şöyle devam etti: "Altın, gümüş, elbise, hurma yarım taneyle olsa bile ne bulursanız yardım edin."
Hz. Peygamber'in bu sözlerini işiten birisi evine gidip sırtladığı çuvalı getirdi. Bunu gören başkası da aynı yolu takip etti. Derken bir başkası. Bu manzarayı gören Hz Peygamber (SAV) şöyle buyurdu: "Kim iyi bir yol açarsa (sünnet oluşturursa) o yoldan giden herkesin sevabının bir benzeri ona da yazılır."
"Hiç eksiltilmeden sevap da, günah da ona aynen yazılır." (Müslim, Zekât 64).
Bir hurmanın bir parçasıyla da...