Can, Strasbourg’un kahramanı
Strasbourg- “Basın özgürlüğü mücadelesinde yalnız olmadığımızı biliyoruz.Odamın üçüncü bir penceresi var şimdi. İfadenin özgür, yazmanın serbest...
Strasbourg- “Basın özgürlüğü mücadelesinde yalnız olmadığımızı biliyoruz.Odamın üçüncü bir penceresi var şimdi. İfadenin özgür, yazmanın serbest, sansürün yasak olduğu demokratik bir geleceğe bakıyor.”
Strasbourg Belediye Başkanı Roland Ries’in konuşması, Can’ın bir ay önce, Strasbourg’da RSF -Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü- ödülünü alırken söylediği bu sözlerle bitti.
İkinci turu yarın yapılacak yerel seçim kampanyasında olduğundan Can Dündar için düzenlenen törene doğrudan katılamayan, ama bu vesile için özel bir konuşma hazırlayan Strasbourg belediye başkanının, genel yayın yönetmenimizin sözleriyle bitirdiği mesajını, Başkanlık Sarayı’nda bizi olağanüstü sıcak sözlerle karşılayan yardımcısı Nawal Rafik okudu.
‘Faşizme karşı omuz omuza’
“Can Dündar ve Erdem Gül’ü bir an önce bırakın!” talebiyle Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na özel bir mektup da yazan Belediye Başkanı Roland Ries, içten ve duyarak hazırlandığı belli olan konuşmasını, yarınki seçimlerin oluşturduğu “aşırı sağ” tehdidine atıfla açtı.
İlk turu geçen pazar yapılan seçimlerde birinci parti olarak öne çıkanLe Pen tehlikesine karşı “değerlerimizi korumak için her zamankinden çok beraber olmamız gerekiyor” diye söze giren Ries, ardından şöyle devam etti: “Kazanılan haklara artık geri dönüşü olmaz diye bakamayız. Ağır bir zamandan geçiyoruz. Aşırı sağın fikirlerine karşı elimizden gelen her şeyi yapmalıyız.”
Strasbourg sosyalist belediye başkanının mesajını dinlerken, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganının ilk defa bu kertede hayatın içinden, ete kemiğe bürünmüş şeklini hissettim...