Kanlı referandum
Brexit’e kan bulaştı. AB yanlısı vekil Jo Cox’u sokak ortasında infaz eden kişinin meczup olduğu öne sürülüyor ama meczubun cinayeti işlerken Avrupa Birliği karşıtı Neonazi “Önce...
Brexit’e kan bulaştı.
AB yanlısı vekil Jo Cox’u sokak ortasında infaz eden kişinin meczup olduğu öne sürülüyor ama meczubun cinayeti işlerken Avrupa Birliği karşıtı Neonazi “Önce Britanya” partisinin sloganını kullandığı da hemen arkasından ilave ediliyor.
Pakistan asıllı Müslüman İşçi Partili Sadık Khan geçen ay Londra belediye başkanı seçilip zafer konuşmasını yapmak için kürsüye çıktığında hatırlarsanız, diğer partilerin adayları çiçeği burnunda yeni başkanın arkasında sıralanarak bu zaferi teslim etmiş, hep birlikte Khan’ı onurlandırmışlardı.
Bir kişi hariç…
Kürsünün arkasında sıralanan Khan’ın rakipleri arasından yalnız “Önce Britanya” partisinin adayı Paul Golding, Khan’a sırtını dönmüş ve Müslüman belediye başkanını tanımadığını böylece ele güne ilan etmişti.
İşte bu oranda “ırkçılık” ve “nefret dolu” bir parti “Önce Britanya” partisi.
Göçmenlerden hiç çekinmeyen bilakis onlara kucak açan söylemleri ve politikasıyla tanınan 41 yaşındaki genç kadın milletvekili Cox’u katleden meczup işte bu kertede “ırkçı nefret” pompalayan bir partinin adını ve sloganını kullanıyor.
Çehov hani “Sahnede bir silah asılıysa perde kapanmadan mutlaka patlar” der ya…
O misal.
“Irkçı nefret” Avrupa’da o kadar yaygın ve her tarafa o kadar işledi ki, bir gün böyle kanlı bir şekilde bir yerlerden cerahat gibi patlayacağı aşikârdı.
Tarihi belirsizlik
“Ötekine karşı kin söyleminin” kana bulaşması bu yüzden beni hiç şaşırtmıyor. Ama bu kaygı verici tırmanışın İngiltere gibi demokrasinin beşiği olan bir ülkede uç vermesi duyduğum korkuyu ve dehşeti arttıyor.