Kin politikasına devam
Hayali Christiane Amanpour röportajı ile tanınan Takvim gazetesi; Nişantaşı-Şişli-Bebek hattındaki “Beyaz Türkleri”, 1. sayfanın tümünü kaplayan manşetinde dün“Bakın...
Hayali Christiane Amanpour röportajı ile tanınan Takvim gazetesi; Nişantaşı-Şişli-Bebek hattındaki “Beyaz Türkleri”, 1. sayfanın tümünü kaplayan manşetinde dün“Bakın işte HDP’ye oy verenler bunlar!” edasında teşhir ediyordu.
“Kürtçe şarkıya bile tahammül edemeyenler, AK Parti’ye karşı birleşti” diyen gazete manşet haberinde devam ediyordu:
“Nişantaşı’nın en gözde caddelerinde bütün CHP oyları HDP’ye gitti. Millet, şaşkınlıkla izledi… CHP rolünü abarttı. Nişantaşı’nın Abdi İpekçi, Rumeli, Mim Kemal Öke, Halaskârgazi ve Valikonağı’nda oyları HDP’ye akıttı. HDP o semtlerden tam 8 bin oy aldı. Şişli’de yüzde 21.1’le üçüncü parti çıktı… Avrupa’nın en pahalı semtindeki değişim herkesi şaşırttı.”
“İstanbul’da kim HDP’ye oy verdi”nin çetelesini tutuyorlar…
Sokak sokak neredeyse şüpheli hanelere çarpı koyacaklar.
Oylar, dünyanın en yüksek ve en adaletsiz seçim barajı sayesinde “hormonlu çoğunlukla” AKP’ye gidince “Şapur şupur yarabbi şükür milli irade!” oluyor.
Etiler, Şişli, Nişantaşı… HDP deyince -Takvim ifadesiyle-“Yaman çelişki!”…
2015 yılında “yüzde 10” barajı gibi bir barajı muhafaza etmeye kalkışmak çelişki değil. Çağdaş demokrasiyle bağdaşmayan barajı yıkmak “çelişki” oluyor…
Yenilgiyle yüzleşmeyince
Yandaş basının havası buysa, “muktedir”in havası da budur.
Kendisi henüz esip üfürmediği için doğrudan konuşamıyoruz ama postacılarının mesajlarından, ruh hali hakkında fikir sahibi olabiliyoruz.