Ahmet Hakan cinliği ve ‘mütebasbıs’...
Ahmet Hakan Coşkun, önceki gün bendenizden bir alıntı yapmış. Tam bir Bektaşi fıkrası... Zira, söz konusu olan Aydın Doğan’ı savunmak ise onun için...
Ahmet Hakan Coşkun, önceki gün bendenizden bir alıntı yapmış.
Tam bir Bektaşi fıkrası...
Zira, söz konusu olan Aydın Doğan’ı savunmak ise onun için gerisi ‘ayrıntı’dır.
***
Biraz geriden alalım...
Ahmet Bey bir süre önce ortada hiçbir sebep yokken, köşesini taşan bir abartıyla “Aydın Doğan’ın pijaması”nı gündeme taşıdı.
Bendeniz de konu hakkında 18 yıldır paylaşmaya gerek görmediğim ayrıntıları dile getirdim. Bir sorgulama yapmadım, sadece meselenin pijama olmadığını arz ettim.
Ahmet bey, noterden tekzip gönderir gibi bir başlıkla, o çok önemli ayrıntıların etrafından dolaşan bir cevap verdi.
Ben de pijama, kabine gibi gereksiz ayrıntıları geçip, asıl konuya gelmelerini rica ettim. Hatta kolay anlaşılması için soruyu örnekledim: “Mesela Başbakan Ahmet Davutoğlu, kabinesini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunacağı gün 6 saat Ethem Sancak’ın evinde kalsaydı ve çıkışta da sizin kameralara yakalansaydı, nasıl değerlendirirdiniz” dedim.
Benim şahitliğime kalmışsanız...
Bir cevap hatırlamıyorum.
Ben de, (Doğan medyasının her gün ayrı köşeden saldırdığı bu günlerde Aydın Doğan’ı çok zor durumda bırakacak bir konu olmasına rağmen) bir daha üzerinde durmadım.
Aradan tam bir ay geçti.