İki ‘art niyetli’ eleştiriye cevap...
AK Parti’nin seçim beyannamesini baştan sona bir kez okuyabildim. AK Parti, artık kendi dönemleri ile yarışıyor. Beyanname son derece reformcu ve iddialı bir karaktere sahip. Beyannamede bugüne kadar her alanda yapılan faaliyetlerle bundan...
AK Parti’nin seçim beyannamesini baştan sona bir kez okuyabildim. AK Parti, artık kendi dönemleri ile yarışıyor. Beyanname son derece reformcu ve iddialı bir karaktere sahip. Beyannamede bugüne kadar her alanda yapılan faaliyetlerle bundan sonra yapılması planlanan işler tek tek sıralanmış. Beyannamenin ana eksenini temel hak ve özgürlükler oluşturuyor. Önce ekonomi, sonra özgürlük değil. Önce insan onurunu önceleyen ve temel hak ve özgürlükleri ekmek-aş kadar önemseyen bir yaklaşım, sonra da ekonomi. Daha sonra bu beyanname hükümet programına dönüşecek.
Bu beyannamede ‘çözüm süreci yok’ diye eleştiriler var. Çözüm süreci zaten devam eden bir süreç. Ayrıca yeni dönemde planlanan milletin Anayasası zaten çözüm sürecini kapsıyor. Diğer yandan bu beyannamenin içinde ‘Türk’ yok diye eleştirenler var. Bu ciddi bir haksızlık, bu art niyetli bir değerlendirme. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı bir çerçevedir ve bu çerçevenin içi doldurulur. Beyanname, iktidara talip olan partimizin gelecek için öngördüğü projelerin, reformların ve hedeflerin genel çerçevesini belirlemiştir. Bu programla, Cumhuriyetimizin demokratikleşme süreci tamamlanacaktır. Çözüm sürecinden vazgeçilmiş değildir. Demokratik siyaset ve demokratik birlik, çözüm süreci için AK Parti’nin kırmızı çizgileridir.