Albayrak’ın yıktığı “şehir efsanesine” dair...
Sabah Gazetesi Yazarı Okan Müderrisoğlu'nun bugünkü (22.03.2022)''Albayrak’ın yıktığı “şehir efsanesine” dair...'' başlıklı yazısı.
İddia insanı ve öyle olmayı sürdürüyor...
Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın, -tahmin edildiği gibi- epey ilgi gören kitabı "Burası Çok Önemli" üzerine, farklı kulvar ve perspektiften yorumlar yazıldı. Çeşitli bölümlerine değinenler veya bir bütün olarak değerlendirme yapmayı tercih edenler oldu. Örneğin, kitap ve yazarı üzerine, dönemin koşullarını gözeterek ben de bir analiz kaleme aldım. Sanırım şimdi, ekonomi/politik açısından satır aralarına girmenin ve Albayrak imzalı tezlerin güncel karşılığına dikkati çekmenin tam zamanı.
Neden?
Çünkü Albayrak, "şehir efsanesi" olarak tanımladığı, Türkiye ekonomisine özgü bazı genel kabulleri kökünden sarsıyor da ondan. Bununla da yetinmiyor. Bakanlığı sırasında sıkça vurguladığı "rekabetçi kur/denge kuru" meselesine de her manasıyla açıklık kazandırıyor.
Albayrak'ın kitabında sayfa 169- 174 arasında, hususi başlık açılan tartışma konusu hakikaten mühim!
Sebebi de gayet açık. Yıllardır bizlere denildi ki...
"Rekabetçi kur politikasıyla cari açık kapanmaz. Çünkü Türkiye'nin ihraç ettiği her 100 dolarlık malın 70 dolarlık kısmı ithal ara mal. O yüzden döviz kurlarının artmasıyla maliyetler de hızla artıyor."
Sahi, bu yüzde 70 oranında ithalata bağımlı ihracat denklemini kim kurdu? Ben de bilmiyorum!
Ama Albayrak, bu efsaneyi yıkıyor ve diyor ki...
"Yüzde 70 ithal girdi oranı bir 'şehir efsanesidir.' Veri analizine dayanmaz. Bu oran, Türk ekonomisine dair olumsuz algıyı beslemek için uydurulmuştur!"
Sonra, işin doğrusunu anlatıyor:
"Gerçek ithal girdi oranı, (2016) OECD verilerine göre yüzde 16,4 olarak gerçekleşmiştir. Merkez Bankası araştırmacıları, imalat sanayii ihracatçı firmaları için bu oranın yüzde 28,5 olduğunu hesaplamıştır."
Albayrak, tam bu noktada isim vermeden "Ali Babacan ekonomisine" eleştirisini de çarpıcı biçimde dile getiriyor.