FETÖ diyasporası ve kamu diplomasisi
Başını Almanya'nın çektiği, Avusturya, Danimarka, Hollanda, Belçika, (AB üyesi olmamasına rağmen) İsviçre gibi ülkelerin de profesyonelce yürüttüğü Türkiye karşıtı operasyonu...
Başını Almanya'nın çektiği, Avusturya, Danimarka, Hollanda, Belçika, (AB üyesi olmamasına rağmen) İsviçre gibi ülkelerin de profesyonelce yürüttüğü Türkiye karşıtı operasyonu doğru analiz etmek durumundayız.
Aksi takdirde, artçı şokları bitip tükenmeyecek olaylar dizisine tek tek tepki vererek mesafe almamız mümkün değil.
Bu noktada belirgin iki hususa dikkat etmek gerekiyor:
1- Avrupa'daki negatif algı kampanyasını sadece Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın şahsı ile sınırlı ataklar olarak göremeyiz. Kuşkusuz Erdoğan, "ana hedef" durumunda. Ancak kurgu başka. Yani...
Cumhurbaşkanı ile Cumhurbaşkanı'na destek veren siyasi taban arasında farklılık yaratma planını da hesaba katmamız lazım. Çünkü tablo kişisel olmanın ötesinde "milli mesele" halini aldı. İçerideki atışmalarımızı sürdürsek bile dışarıda ortak tavır sergilemeliyiz.
2- Avrupa'nın ırkçı ve İslamofobik sicilini sorgularken, "Türk ve Türkiye karşıtı blok" oluşmasına da fırsat vermemeliyiz. Avrupa değerler sistemindeki aşınmanın anlatımı, -faturayı Türkler ödese de- yine Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve evrensel değerler üzerinden olmak durumunda.