Nerede kalmıştık?

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, resmen başladı. Hayırlı, uğurlu olsun. Seçim geride kaldığına göre artık "geçime yoğunlaşma" zamanı. Bununla birlikte yeni dönemde dikkat edilmesi gereken hassas yönler ile beklenti yönetimi açısından dikkat edilmesi gereken konular da mevcut.
Bugünden itibaren,
İlk iş, seçim nedeni ile ertelenmiş dosyaların kapağını açmak olacak.
Ardından, bazı harcamaların finansmanını temin etmek, 2019 Bütçesi'ni titiz bir biçimde hazırlamak gerekecek.
Ve nihayet, yapısal reform çerçevesi de doğru zamanlama ile hayata geçecek.
Bir başka anlatımla...
İlk 100 gün, 2018'in bilançosunun çıkarılması, seçim sürecinde gündeme gelen harcamalara kaynak bulunması ve bütçelendirilmesi...
İkinci 100 gün Mart 2019'daki yerel seçimler de gözetilerek önceliklendirilen işlere başlanması...
Üçüncü etabı içeren 180 günde ise cari açığı, enflasyonu, yüksek faizi kalıcı olarak düşürecek ve ekonominin rekabet gücünü artıracak köklü kararlara imza atılması söz konusu olacak.
Bu vesile ile vurgulamamız gereken bir başka başlık daha var. Ekonomide mucizeler yoktur. İlla aranıyorsa en büyük mucize "siyasi istikrar, güçlü hükümet, uyumlu ekonomi yönetimi ve güven ortamıdır." Herkes yarınından eminse, ufak tefek yakınmalara rağmen işine gücüne bakıyorsa, ortauzun vadeli sözleşmeler yapıyorsa bilin ki ekonomide işler yolunda gidiyordur. İşte buradan, kritik bir meseleye geliyoruz:
"Beklenti yönetimi!"
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile devletin işleyişinde pek çok değişim yaşanacak. Ama hemen ertesi gün Türkiye'ye sihirli değnek değmeyecek. Türkiye için bir daha geri dönülemez biçimde "bürokratik devletin" ve "vesayetçi zihniyetin" tarihe gömülmesi büyük dönüşümü yaşanır hale getirecek.
Tam da bu nedenlerle...
Yeni sistemin geçiş ve uyum dönemi sorunları karşısında karamsarlığa kapılmamak...
İster istemez ertelenmiş zorlu mali kararların alınmasını, yeni sistemin handikabına dönüştürmemek...
Yılın son çeyreğini kayıpsız atlatmak çok önem kazanacak.
Bir son husus da şu:
2018'in son ayları ile 2019'dan itibaren Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi ile Türkiye Varlık Fonu'na ve Maliye'ye büyük iş düşecek. Türkiye'nin hem alternatif kaynaklar üretmesi hem de bankacılık sektörünü ölçek ekonomisine taşıyacak adımları atması büyük rahatlamanın kapısını aralayacak.
Netice olarak... Zahmetsiz rahmet beklemek hayalcilik olur. Sabır, fedakârlık, güven ve kararlılıkla üstesinden gelinmeyecek sorun yoktur.
Bakan Berat Albayrak bu görev için ideal bir isimdir.