Az şeylerin çokluğu…
Şimdi de böyle bir tehlike var. Daha doğrusu bozucu, yok edici bir akımdan moda tabirle trendden söz edilebilir. Uzaktan her şeyi bürüye bürüye eteklerimize yaklaşan sise benzetilse yeridir. Her hal ve şartta hemen her şeyin, iyi...
Şimdi de böyle bir tehlike var. Daha doğrusu bozucu, yok edici bir akımdan moda tabirle trendden söz edilebilir. Uzaktan her şeyi bürüye bürüye eteklerimize yaklaşan sise benzetilse yeridir. Her hal ve şartta hemen her şeyin, iyi, nitelikli, ulaşılabilir ve kendi başına yaşamını sürdürebilir olması yeterliyken onun yerini özgün ve farklı olana bir vesileyle hücum etmek sonra da onu varlığından saptırmak alıyor. Her şey böylece gittikçe birbirine benzemekle kalmıyor aynı zamanda birbirinin yok edicisine dönüşüyor. Şehirler şehirlere özenirken mesela birbirlerinin özgünlüklerini öldürüp ortadan kaldırıyorlar. Ne kavgadır bu ne hesaptır yapılan ne ihtirastır bu bitmeyen? Freni boşalmış kamyon misali nasıl duracağı hangi yerde neye çarpıp neyi yok edeceği kestirilemiyor. Hayat dediğimiz şey ise bu sebepten açıktan canına...