İki an bir anda birden...

İkinci bir ânı ilkinin beklenmedik şekilde beni alt üst etmesine borçluyum. İlkini zihnimde evirip çevirip de yerli yerine oturtmaya çalışırken ikincisi yılların arasından uyanıp geldi. Aslında...

İkinci bir ânı ilkinin beklenmedik şekilde beni alt üst etmesine borçluyum. İlkini zihnimde evirip çevirip de yerli yerine oturtmaya çalışırken ikincisi yılların arasından uyanıp geldi. Aslında hiçbir yönden birbirleriyle ilgileri yoktu. Aralarında büyük bir zaman farkı olduğu gibi mekânlar arasında da yüzlerce kilometre vardı.

Fakat zihin denilen mekanizma bazı şeyleri yüzlerce kilometre değil, binlerce kilometre uzağa fırlatıp onu hayatsız bırakırken çok çok dipte unutulmuş, belki de o denli değerli olmayan anıları, yaşam parçalarını, bir kayıp parçası bulunmuş antik bir vazo sevinci benzeri önümüze koyuveriyor.Arabamın sağ ön lastiğine dair basınç sorunu her kullandığımda bir acil son dakika gelişmesi gibi göstergelerin içinde parmak sallayıp duruyordu. Birkaç müdahale sonuç vermemişti. Bu...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Trenle yolculuk eden adam... 19 Kasım 2024 | 86 Okunma Sezai Karakoç aralıkları… 16 Kasım 2024 | 63 Okunma İş esasa gelip dayandığında… 12 Kasım 2024 | 30 Okunma Sandalye ve ceket ya da…Kalk gidelim… 09 Kasım 2024 | 44 Okunma ‘Şiir yardım edecek kadar güçlü müdür?’ 05 Kasım 2024 | 42 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar