Memleketin iktisadi binası
Yıllar önce Babil Sahaf’ta bir fotoğrafa rastlamıştım. Muhtemelen kitaplara meraklı eski bir banka yöneticisinin terekesinden çıkmıştı. Siyah beyaz bir fotoğraftı ve kılık kıyafetten devrimlerin...
Yıllar önce Babil Sahaf’ta bir fotoğrafa rastlamıştım. Muhtemelen kitaplara meraklı eski bir banka yöneticisinin terekesinden çıkmıştı. Siyah beyaz bir fotoğraftı ve kılık kıyafetten devrimlerin hız kazandığı yıllarda Karadeniz şehirlerinin birinde bir bankanın açılışı sırasında çekilmişti. Görsel izlerden yola çıktığımda tam olarak hangi bankanın açılışına aitti kestiremedim. Fakat fotoğrafı unutmayışımın asıl sebebi kalabalığın tam ortasına uzatılmış bir koyun görüntüsüydü. Kasap ustalıkla kollarını sıvamış, bıçağı kararlı şekilde elinde tutarkan objektife bakmıştı. Demek ki demiştim pek çok ticari müessesede olduğu gibi banka açılışında da uygulamıştı halk kurban ritüelini. Seda Bilgili Özen’in kitabında o resmin 1928’de Giresun şubesinin açılışına ait olduğunu görünce heyecanlandım. Zaten taşrada bankalar bir tür eczane kutsallığı taşımıştır geçmişte. Oralar herkesin kolayca giremediği özel ve yüksek yerler diye de görülmüştür. ( Ece Ayhan, devlet dairesi sanıp köylülerin ayakkabılarını çıkarmaya çalıştıklarını yazar mesela Çanakkale’de)
Türkiye İş Bankası kendi varlığının öyküsünü binalar üzerinden anlatma yoluna gitmiş bu kez. Seda Özen Bilgili’nin ‘Memleketin...