Oleg Grabar evreni*

Bir dinin doğuşuyla yayıldığı coğrafyalara yansıyan kültür ve sanat görünümleri aynı zamanda örtüşmez. Yeni din kendisinden öncekilerle ayrışıp onlardan arındıkça vardır....

Bir dinin doğuşuyla yayıldığı coğrafyalara yansıyan kültür ve sanat görünümleri aynı zamanda örtüşmez. Yeni din kendisinden öncekilerle ayrışıp onlardan arındıkça vardır. Her ne kadar İslam, bütün hak dinlerin ruhunu mecz ettiğini duyurarak geliyor olsa bile artık ne Hıristiyanlık ne de Museviliktir. Fakat kültür, doğası gereği almaşık ve geçişkendir. Çünkü kültür ne sadece bir ırka ne de inanca aittir. Yapanı çoktur.

Dinin kıstasları kültür ve sanatın üzerinde birden bire hükümran olamaz bu sebepten. Sınırları kadar bileşenleri kolayca tayin edilip ayrıştırılamaz kültürün ve onun bir nevi çiçeklenişi sayılan sanatın. Hatta söylenebilir ki, yeni din eski kültürleri içerleyebildiği ölçüde öne çıkar. Kültürel özgüven yeni yaratım sinerjisi ile birleşebilirse sınırına vardığı kültürlerde enerji yenilenmesine bile sebep olabilir.

Kim koyacaktır bu etkileşimin sebep ve sonuçlarını? Yenilenmeyi kim açığa çıkaracaktır? Elbette sanat tarihçileri başta gelecektir bu hususta. Hele Oleg Grabar gibi yöntemleri kadar vardıkları sonuçları bir evren genişliğiyle sunan yazarlar söz konusuysa manzaranın ufku kendiliğinden çizilir. Erken Dönem İslam Sanatı 650-1100, İslami Görsel...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Trenle yolculuk eden adam... 19 Kasım 2024 | 86 Okunma Sezai Karakoç aralıkları… 16 Kasım 2024 | 63 Okunma İş esasa gelip dayandığında… 12 Kasım 2024 | 30 Okunma Sandalye ve ceket ya da…Kalk gidelim… 09 Kasım 2024 | 44 Okunma ‘Şiir yardım edecek kadar güçlü müdür?’ 05 Kasım 2024 | 42 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar