Vasıf’ın bir beyti üzerine fuzuli düşünceler
Zevkine varamadığımız sürece Doğu ebedi yüktür. Onu zevk kılan ise zaman denilen güzelin ölümsüz şiiri olmalı. Her kültür ve dil kendi meşrebince parlayıp durdu Doğu’nun uçsuz...
Zevkine varamadığımız sürece Doğu ebedi yüktür. Onu zevk kılan ise zaman denilen güzelin ölümsüz şiiri olmalı. Her kültür ve dil kendi meşrebince parlayıp durdu Doğu’nun uçsuz bucaksız sınırlarında. Çin ve Hint kadar neredeyse eskiden de eski uygarlıkların izleri hala büyük yekun tutuyor insanlık adına. Bize, Anadolu’ya yaklaştıkça Farsça ve Arapça’nın geçmiş derinliği göz kamaştırıyor. İranlılar modern edebiyatta öne çıkamadılar ama kendi sanatlarının doğasından özgün bir sinema dili yarattılar. Arapça ise Adonis benzeri şairlerin şevkiyle, Batı’ya vardıkça yükselebildi. İnsan sorunu iktidarların dişleri arasında dönüp duruyor hala. Ölmüş ve sıkışıp arada kalmış dilleri de sayarsak Doğu’nun armonisi iyice dokunaklık...