Yahya Kemal daima ve son keşifler*
Modern şairin kurucu tarafı sadece estetikte değil aynı zamanda düşüncededir. Lakin o bu vasfı geçmişten ayrı üzerine herhangi bir misyon almadan yerine getirir. Bir bakıma yeni, modern şair, devletten ve toplumun...
Modern şairin kurucu tarafı sadece estetikte değil aynı zamanda düşüncededir. Lakin o bu vasfı geçmişten ayrı üzerine herhangi bir misyon almadan yerine getirir. Bir bakıma yeni, modern şair, devletten ve toplumun bağkayıcılığından kurtulmuş düşünce katının inşacısı olmuştur. Tam anlamıyla siyasetin eteğinden ayrılmak adeta siyaseti yeniden tanımlamaktır bu. Onca haksız hücumlara rağmen Yahya Kemal, derecesi yüksek, estetiği kuvvetli ve diyalekt sahibi politik bir öznedir. Onun bu ölümsüz niteliği uzun erekte çok yönlü okumalar ve yeni belgeler ışığında daha net anlaşılacaktır. Politik olmayı mevcut iktidarların hizasında konumlanmak diye anlayanlar elbete Yahya Kemal ve benzeri şairlerin saflıklarını de anlayamazlar.
Değerli akademisyen Mehmet Samsakçı’nın Yahya Kemal’e ait ‘ Derlenmemiş Şiir, makale, hatıra, röportaj ve mektupları’ bir araya getirdiği ‘Son Keşifler’ kitabı bu bağlamda oldukça çarpıcı sayfalar içeriyor. Edebiyatın kalıcı niteliği ile sönüp gidici balonunu erkenden kavrayan Yahya Kemal, daha 1920’lerde şöyle yazıyor; ‘halk öyle vezin, terkipli lisan ve terkipsiz lisan patırtılarından bir şey anlamıyor.
Kendini Vecihi gibi ağlatacak, Hüseyin Rahmi...