Yakup’un Kitapları ya da Olga Tokarczuk

Hep böyle oluyor, nitelikli şeyler sessizce ve birdenbire hayatımıza giriveriyor. Başlangıçta İngilizce yazıp çizen dünyanın yaygın iktidarı arasında her şey daha zor gözüküyor. Hele, Polonya gibi...

Hep böyle oluyor, nitelikli şeyler sessizce ve birdenbire hayatımıza giriveriyor. Başlangıçta İngilizce yazıp çizen dünyanın yaygın iktidarı arasında her şey daha zor gözüküyor. Hele, Polonya gibi Avrupa’nın daha berisinde tutulmuş bir yerden çıkınca ses işler daha da çetrefilleşiyor. Gerçi söz konusu olan roman olduğunda piyasanın algı ve iştahının açık olduğu bir gerçek. Modern dünyanın her köşesinde özellikle romanları birbirine ‘satma’ ya çalışan telif ajansları var. Sadece uluslararası fuarlarda değil her gün internet üzerinden veri yağdırıyorlar. Hal böyle olunca, yazılanın niteliğine göre ivme değişebiliyor. Olga Tokarczuk da ilkin gecikerek de olsa, Grikedi ile Alabanda isminde, Ankara mahreçli bir yayınevinden çıkarılıyor bizde. Bu konuda, Kalemajans ve Nermin Mollaoğlu’nun...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Trenle yolculuk eden adam... 19 Kasım 2024 | 86 Okunma Sezai Karakoç aralıkları… 16 Kasım 2024 | 63 Okunma İş esasa gelip dayandığında… 12 Kasım 2024 | 30 Okunma Sandalye ve ceket ya da…Kalk gidelim… 09 Kasım 2024 | 44 Okunma ‘Şiir yardım edecek kadar güçlü müdür?’ 05 Kasım 2024 | 42 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar