Görmenin terbiyesinden sözün terbiyesine

Her sanatın kendisine mahsus bir hikâyesinin oluşundan hareketle, yeni şer’î zihniyetten doğan yeni sanatın da, kendisinden önceki ilgili hikayeleri kendi içine çekerek, onları kendi zihniyetine göre yeniden yoğurmak suretiyle kendi...

Her sanatın kendisine mahsus bir hikâyesinin oluşundan hareketle, yeni şer’î zihniyetten doğan yeni sanatın da, kendisinden önceki ilgili hikayeleri kendi içine çekerek, onları kendi zihniyetine göre yeniden yoğurmak suretiyle kendi yepyenisini ürettiğini tekrar ifade etmeliyiz.

Bu manada yeniden yoğurmanın yöntemi, yeni şeriatın söz konusu hikâyelerin bir kısmını teyit ile tekit, bir kısmını tashih, bir kısmını da iptal etmesinden ibarettir.

Örneğin, Hz. Ömer’in Kudüs’ün anahtarlarını teslim aldıktan sonra, Mirac-ı Müşerrefe Kayası’na gitmesi, üstünü örten çöplüğü temizleterek onu açığa çıkarması ve buraya çatma bir mescit yaptırarak, daha iyi bir mescidin inşasını vasiyet etmesi gerçekte bir kısmıyla unutulmuş, bir kısmıyla da tahrif edilmiş bir hikâye dizisini, şârî’nin verdiği bilgiye göre güncellemesidir.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Dâvûd el-Kayserî’nin Mukaddemât’ı 23 Kasım 2024 | 21 Okunma ‘Sanat gayet lüzumlu bi şey olup, olmayınca hiç olmaz!’ 19 Kasım 2024 | 42 Okunma Horasan Erenlerinin ‘Anadolu Mayası’nı hayatın içinde tutmak 16 Kasım 2024 | 98 Okunma Horasan Erenleri hakkında birkaç soru 14 Kasım 2024 | 265 Okunma Horasan Erenleri: Ne devletle ne devletsiz 12 Kasım 2024 | 917 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar