İslâm yazısının metafiziği
Muhammed b. İshak en-Nedîm’in naklettiğine göre, Hz. İbrahim, Hz. İsmail’in oğullarını ve kimi adamları birlikte gördüğünde, Hz. İsmail’e bunların kim olduğunu sormuş, ondan...
Muhammed b. İshak en-Nedîm’in naklettiğine göre, Hz. İbrahim, Hz. İsmail’in oğullarını ve kimi adamları birlikte gördüğünde, Hz. İsmail’e bunların kim olduğunu sormuş, ondan “Çocuklarım ve Cürhüm kabilesinden dayıları.” cevabını alınca, kendisinin konuştuğu eski Süryaniceyle, Hz. İsmail’e şöyle buyurmuştur: “Onları Araplaştır, yani onu onlarla karıştır.”
En-Nedîm’in naklettiği bu rivayeti, doğru kabul ettiğimizde, bunu “De ki: ‘Şüphesiz Rabbim beni doğru yola, sapasağlam bir dine, Allah’ı bilen İbrahim’in dinine (hanifen) iletti.’ O, ortak koşanlardan değildi.” mealindeki ayetle (En’am, 6:161) birlikte düşündüğümüzde, Hanifî sünnetin (nebevî geleneğin) dilinin de bu şekilde kurulup, geliştirildiğine hükmedebiliriz.
Nitekim, en-Nedim de, İsmailoğulları’nın zamanla kelimeleri birbirinden (kök esasıyla) türettiklerini, mevcut ve yeni eşyaya bunlarla isimler verdiklerini ve böylece...