Ketebe’den iki ıstılah sözlüğü: Menâhic ve Keşşâf
Bugün “terim” kelimesiyle karşıladığımız “ıstılah”, Okyanus’ta şöyle açıklanmış: “Osmanlı Türkçesi; Arapça salah, sulh: a-Bilim sözü. Bir bilim veya...
Bugün “terim” kelimesiyle karşıladığımız “ıstılah”, Okyanus’ta şöyle açıklanmış:
“Osmanlı Türkçesi; Arapça salah, sulh: a-Bilim sözü. Bir bilim veya sanata özgü kelime, deyim; b-Herkesin anlayamadığı özel anlamda kullanılan söz. Kendi anlamından az çok ayrı bir fikri anlatmaya yarayan kelime topluluğu. İng.: Term; Fr.: Terme. Eşanlamı: Terim. Çoğulu: Istılahat.”
İsmail Hakkı Bursevî (ks.) Kelimeler Arasındaki Farklar’ında ıstılahı “Lugavî bir kelimeyi manasının dışında bir manaya tahsis etmektir. Bu tahsis, nahivci (dilci) tarafından yapılırsa nahivcinin ıstılahı; fakih tarafından yapılırsa fakihin ıstılahı olur” şeklinde açıklamış.
Bursevî’nin yaptığı ayrım ve adlandırmaya yaslanarak, okurlarımı Ketebe Yayınları arasından ilki bir yıl önce, ikincisi ise geçtiğimiz günlerde çıkan iki ıstılah sözlüğü hakkında bilgilendirmek istiyorum.
1.İslam Ahlak Düşüncesi Sözlüğü (Menâhicü’l-Ahlâki’s-Seniyye fî Mebâhici’l-Ahlâki’s-Sünniyye), Abdülkâdir el-Fâkihî, trc.: Osman Demir)
2-Bilim ve Sanat Terimleri Ansiklopedisi (Keşşâfu Istılâhati’l-Funûn ve’l-‘Ulûm), Tehânevî, trc.: Heyet, Haz.: Ömer...