Nefsin süslü gösterdiği şey olarak sanat
Ele aldığımız konu –nefis ve sanat ilişkisi– itibariyle önce kelime ya da ıstılah olarak nefsin ne’liğini, niteliğini ve sınırlarını bilmemiz/bildirmemiz gerekli olsa da, onu hem devam edegelen varlık...
Ele aldığımız konu –nefis ve sanat ilişkisi– itibariyle önce kelime ya da ıstılah olarak nefsin ne’liğini, niteliğini ve sınırlarını bilmemiz/bildirmemiz gerekli olsa da, onu hem devam edegelen varlık tartışmasına bağlı olarak tümüyle keşfedilmemiş, hem de inanış ve kültürlere göre farklı manaları yüklenmiş olması bakımından burada tam anlatmamız mümkün olmayacaktır.
Mezkur konu bağlamında çıkış noktamız olan Tâhâ 20/95-96. ayetlerden bakmayı sürdürdüğümüzde, nefsin “enfisekum: ruhlarınız/canlarınız” , (En’am 6/63) anlamını önceleyerek, nefsi –kalp ve akılla birlikte– ruhtan ayırmasına rağmen, –Süleyman Uludağ Hocamızın kelimeleriyle– bu dört kavramı rabbânî ve ilâhî latifeyi ifade etme noktasında birleştiren ve bu bağlamda eş anlamlı sayan İmam Gazâlî’nin “Nûranî Beşerî Ruh Mertebeleri” esasında Mişkât’ında yaptığı tasnifle, bizi nefs - sanat ilişkisinde doğru bir istikamete yerleştirdiğini görürüz.