Simgeler savaşı bir dinler savaşıdır

“Hayat bir mücadeledir” derlerdi büyüklerimiz. Mücadeleyi ise, gündelik hayatın işleyişine mahsus ferdi hareketlerin fevkinde inançsal, toplumsal ve siyasal bir içerikle kullanırlardı.

Yetmişli ve seksenli yıllarda açık bir iç-savaşa dönüşen bu mücadelenin adı ideolojiydi. 1991’de Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) dağılmasıyla birlikte bitti ideolojiler devri. Ama değil mi ki, devirler geçici hayat mücadelesi kalıcıydı ve hayat boşluk da kabul etmeyeceğine göre, farklı bir adla yeni bir mücadelenin başlaması kaçınılmazdı.

Komünist tehlikeyi SSCB’nin yıkılmasıyla birlikte kolaylıkla bertaraf eden Batı, kendisinin yeni düşman arayışına uygun bir mücadeleyi üretmekte geç kalmadı. Bugün simgeler savaşı olarak adlandırılan, İslamofobik devir böyle başladı.

Simgeler üzerinden verilen mücadele kuşkusuz daha önceki devirlerin tamamında da vardı...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Dâvûd el-Kayserî’nin Mukaddemât’ı 23 Kasım 2024 | 21 Okunma ‘Sanat gayet lüzumlu bi şey olup, olmayınca hiç olmaz!’ 19 Kasım 2024 | 42 Okunma Horasan Erenlerinin ‘Anadolu Mayası’nı hayatın içinde tutmak 16 Kasım 2024 | 98 Okunma Horasan Erenleri hakkında birkaç soru 14 Kasım 2024 | 265 Okunma Horasan Erenleri: Ne devletle ne devletsiz 12 Kasım 2024 | 917 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar