Sîreti Sûrette Görmek ya da bir yapbozu tamamlamak

Sosyal bilim çalışmalarını desteklemek maksadıyla 2006 yılında kurulan Meridyen Derneği, asıl popülerliğini kuruluşundan bir yıl sonra açtığı sonpeygamber.info adlı web portalıyla...

Sosyal bilim çalışmalarını desteklemek maksadıyla 2006 yılında kurulan Meridyen Derneği, asıl popülerliğini kuruluşundan bir yıl sonra açtığı sonpeygamber.info adlı web portalıyla sağlamıştı.

Biraz da bu popülerleşmeye bağlı olarak, dernek bünyesinde 2009 yılında başlatılan Siyer araştırmaları ve atölye çalışmaları uzun soluklu ve en etkili faaliyete dönüştü. Keza, geçtiğimiz perşembe günü İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde üçüncüsü gerçekleştirilen Sîreti Sûrette Görmek adlı çalıştay da buna dahildi.

Meridyen Derneği, Fatih Sultan Mehmet, İstanbul Medeniyet, İstanbul ve Marmara üniversitelerinin işbirliğiyle gerçekleştirilen bu çalıştaylarda şimdiye kadar 1-Kurmaca Dünya’da Hz. Peygamberi Anlatmak, 2-Modern Şiirde Hz. Peygamberi Söylemek, 3-Siyer ve Görsel Sanatlar konuları masaya yatırıldı.

Fatih Andı’yı, bu üç çalıştayın asıl emektarı olarak zikretmezsek vebalini yükleniriz. Zamanımızın geçer akçesi popülerliğe, ünlenmeye hiç de uygun olmayan; izleyenlerinin değil gerçekten ilgililerinin bile iki haneli bir rakamı geçmediği, üstelik sîret – sûret - sanat üçlüsünü aynı anda konuşabileceklerin iki elin parmak sayısını aşmadığı bir çalıştaylar dizisini gerçekleştirmek ancak bir serdengeçti ile mümkün olabilirdi ki, işte Fatih Andı, her şeyden önce kendi nefsine galip gelmeyi, kendinden vermeyi zorunlu kılan bu zor işe talip oldu.

İşin zorluğu sadece zikrettiğimiz yönlerden de ibaret değildir. Sîret – sûret – sanat’ı içiçe konuşabilecek kavramsal ve dolayısıyla entelektüel bir zeminin (mutabakatın) bulunmayışı hepsinden daha önemlidir.

Diğer bir söyleyişle, ikincil kavramlar da bir yana Siret’ten ne anlaşıldığına, sûret(lendirmey)e neden ihtiyaç duyulduğuna, sanata neden başvurulması gerektiğine dair oluşmuş bir mutabakattan (üzerinde uzlaşılmış cevaplardan) bile yoksun olunduğu halde, adeta imkansızlık denizinde yol almaya çalışılmıştır.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Dâvûd el-Kayserî’nin Mukaddemât’ı 23 Kasım 2024 | 21 Okunma ‘Sanat gayet lüzumlu bi şey olup, olmayınca hiç olmaz!’ 19 Kasım 2024 | 42 Okunma Horasan Erenlerinin ‘Anadolu Mayası’nı hayatın içinde tutmak 16 Kasım 2024 | 98 Okunma Horasan Erenleri hakkında birkaç soru 14 Kasım 2024 | 265 Okunma Horasan Erenleri: Ne devletle ne devletsiz 12 Kasım 2024 | 917 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar