Altın Kelebek notlarım
Hürriyet yazarı Ömür Gedik bu hafta 'Altın Kelebek notlarım' başlıklı yazısını kaleme aldı.
Pantene Altın Kelebek Ödülleri, Türkiye’nin marka değeri en yüksek ödülleri.
Kaliteyi korumakla kalmıyor, her sene bir öncekinin üzerine koyuyoruz.
Törenin arka planında gecesini gündüzüne katarak çalışan, öyle çok da kalabalık olmayan ama güç anlamında dev bir ekip var.
Bütün arkadaşlarımı canı gönülden kutluyor ve tebrik ediyorum, asıl kahramanlar ve Altın Kelebekler onlar, en büyük alkışım onlara.
Dediğim gibi mükemmel bir ödül gecesi yaşadık.
Aşırı etkilendiğim birkaç an ve anıyı sizinle de paylaşmak istiyorum.
“Parla”, Norm Ender, korosu ve tüm salon, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında, ayakta Atatürk’e ve Türk bayrağına bakarak söylediğimiz marş... Gözyaşlarımı tutamadığım an o andı işte.
Çok sevdiğim oyuncuların başında gelen Salih Bademci’nin “Tıpkı kızımız gibi tüm mucizelerin başlangıcı” diyerek eşi ‘Bademci’siz İrem Özgür’e teşekkürü...
Benzer bir teşekkürün bu kez bir kadından eşine, Esra Erol’dan Ali Özbir’e gitmesi.
Ay Yapım’ın sahibi Kerem Çatay’ın vakitlerinden çaldığını söylediği çocuklarına, ailesine teşekkürü...
‘En iyi çocuk oyuncu ödülü’nü alan Ada Erma’nın “Bu ödülü çocukların ölmediği bir dünyada almak isterim” konuşması... Eline çizdiği hayali dünyası. Yemyeşil doğanın, masmavi okyanusların olduğu, çocukların hayvanlarla özgürce koşup oynadığı, savaşın şiddetin olmadığı, hayvanların özgür, kadınların güçlü olduğu bir dünya hayali.
Kanayan bir yaraya parmak basarak sokak hayvanları için konuşan ve belediyeleri kısırlaştırma için göreve çağıran Ecem Erkek. Öldürerek, toplatarak, hapsederek değil popülasyonu kontrol altına alma gereğinin altını çizmiş olmasını ayakta alkışlıyorum.