Amerikan darbesinden notlar
Kim bilir, bir 50 sene sonra bu ezberin de süresi “Acaba Trump zannedildiği kadar kötü müydü?” diye tartışırlar. Ama o zamana kadar sistem dimdik ayakta, Amerikan demokrasisi işliyor.
Washington, D.C.
Medya “yerli terörist” diyor göstericilere, “ayaklanma” ifadesini kullanıyorlar, “darbe girişimi” ve hatta Türkiye’den ithal “sivil darbe” bile deniyor. Oysa ABD’de “iç terör” yasası yok. Bugünkü görüntülerin meclisleri darbeciler tarafından ele geçirilen üçüncü dünya ülkelerini andırdığını söyleyen de çok. Amerikan sistemi kendi vatandaşlarına hep kendisinin başkalarından daha üstün bir ülke olduğunu aşılar, dış dünyaya da bunu gösterir. Dün, o kadar da üstün olmadıklarını gördük.
1968’de Columbia Üniversitesi’nde çıkan gösterilerde öğrenciler üniversitenin başkanını basmış, masasını ele geçirmiş, hatta o günlerden tarihi bir kareyi tarihe miras bırakmışlardı. Bu öğrencilerin pek çoğu tutuklandı, ama efsane olarak kaldılar. Capitol’i ele geçiren göstericilerin pozlarıyla savaş karşıtı Columbia öğrencilerden kalan kareler arasında bir fark yok aslında. Amerikalılar neden bu kadar şaşırıyor, anlamıyorum.
Anladığım ülkenin kolektif belleğine çok korkunç bir düşman olarak bırakmak istiyorlar Donald Trump’ı.