Bir de "Türkiye modeli" denesek

Ben ayrıcalıklı sayılırım çünkü bir doların neredeyse bir TL'ye eşit olduğu o yılların tadını bol bol çıkardım. Bir ara İstanbul'da sadece üç-beş gün...

Ben ayrıcalıklı sayılırım çünkü bir doların neredeyse bir TL'ye eşit olduğu o yılların tadını bol bol çıkardım. Bir ara İstanbul'da sadece üç-beş gün kaldığım bir yaz bile geçirdim. Gazeteden aradıklarında Amsterdam'da oluyordum, telefon çok yazıyordu, ne zaman döneceğimi soranlara bir yanıt veremiyordum çünkü ertesi gün Kopenhag'a da gidebilirdim ama Kopenhag'da sıkılırsak belki oradan Faroe Adaları'na geçebilirdik. Neden Faroe Adaları? Neden olmasın. Tek bir tablo görmek için Madrid'e uçmak fena fikir değildi. Londra'da National Portrait Gallery'de yılın basın fotoğrafları sergisini "işim gereği" elbette görmek zorundaydım. Berlinale'yi kaç sene arka arkaya "izleyici" olarak takip ettim. İmkan vardı, paramız değerliydi. Ucuz havayollarıyla seyahat etmenin, ucuz otellerde oda paylaşmanın, sırt çantalı bohem turistlerden bir üst seviyede ama lükse de bulaşmadan dünyayı gezmenin formülünü çözmüştüm. Benim için yurtdışına gitmek bir üstünlük göstergesi ya da bir yarış olmadı hiç. Hep kendimi biraz daha geliştirmenin aracıydı. İyi ki yapmışım. Bugün bunların hiçbirini yapamazdım. Guernica'yı sadece telefon ekranından inceleyebilirdim.Yurtdışına çıkınca insan besleniyor, sonra...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
İktidar sofrası—ama hangi iktidar 28 Mayıs 2023 | 192 Okunma Taht kavgasını bu sefer kim kazanacak 27 Mayıs 2023 | 327 Okunma Bir oy bile önemli mi 26 Mayıs 2023 | 902 Okunma Muhalif önder 23 Mayıs 2023 | 321 Okunma Tersane Caddesi'nde gizemli bir buluşma 21 Mayıs 2023 | 211 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar