Çocuksuzluk özlemi
Geçenlerde Türk Hava Yolları kontuarında check-in için bekliyorum, görevliye de birbirinden bağımsız iki biletin valizlerini bağlamasını anlatmaya çalışıyorum ama ne ben onu duyabiliyorum ne o beni. Zaten...
Geçenlerde Türk Hava Yolları kontuarında check-in için bekliyorum, görevliye de birbirinden bağımsız iki biletin valizlerini bağlamasını anlatmaya çalışıyorum ama ne ben onu duyabiliyorum ne o beni. Zaten maskeliyiz, aramızda da pleksiglas var. Bir de tam arkamızda iki çocuklu bir ailenin çocuk güzellik yarışması elemelerinde kolaylıkla elenecek küçük oğlu kıyamet koparıyor. Öyle böyle bir ağlamak değil, çığlık çığlığa ortalığı inletiyor. Anne-babası iki çocuk yapmış, ama bir tanesine bile hâkim olacak donanımda değil. Kimi evli çiftler kendi yeterliliğine bakmadan sadece başkaları çocuk yaptığı için çocuk yapıyorlar, çocuğun dışarıya verdiği rahatsızlık, bu rahatsızlıkta kendi payları umurlarında bile değil. Ben THY görevlisiyle konuşurken bir yandan da çocuksuz uçak özlemi çekiyorum. Günün belli seferlerine çocuk alınmasa fena mı olur? Çok seyahat eden biriyim, özellikle Türk çocuklarının uçuşları terörize etmelerinden çok çektim. Bazen uçak yolculuğunu bir toplantıya hazırlanmak için kullanıyorum, bazen bir-iki saat uyuyup inince işe yetişmek için. Ama o tek bir çocuk bütün planları alt-üst edebiliyor. Gelin görün ki çocuklara yönelik en ufak bir eleştiri dile getirdiğinizde...