Hıncal'ın Yeri
Hıncal Uluç'un yoğun bakımda olduğu haberini tam da artık yazı yazıp yazmamayı düşündüğüm, yazı yazmaya dair motivasyonumu giderek kaybettiğim bir anda aldım. Hıncal Abi de epeydir yazmıyordu ve...
Hıncal Uluç'un yoğun bakımda olduğu haberini tam da artık yazı yazıp yazmamayı düşündüğüm, yazı yazmaya dair motivasyonumu giderek kaybettiğim bir anda aldım. Hıncal Abi de epeydir yazmıyordu ve pek çok kişi farkında değildi. Gerçi pek çok kişi gazete okumadığı için farkında değildi, ama bu önemsememe ya da görmezden gelme sadece ona karşı değil. Kısa zamanda politik baskı, teknolojik gelişmeler, sosyal medya ve okuma alışkanlıklarının değişmesiyle birlikte hemen hepimiz suya yazar olduk. Yazsak da yazmasak da bir anlam ifade etmemeye başladı. Kendi adıma Hıncal Uluç'un yazmadığı bir medya dünyasında daha da yalnız hissetmeye başladım. Giderek, yazı yazmayı öğrendiğim, örnek aldığım, zamanla tanıştığım ve bu yolculukta bazı ortak değerleri ve idealleri paylaştığım, entelektüel akranım olarak kabul ettiğim isimler azalmaya başladı. Bu da işin tadını, köşe yazarlığı yapmanın hevesini, rengini kaçırdı. Hıncal Uluç bu işin en iyisiydi; "Hepimiz Hıncal'ın paltosundan çıktık," diyecek olan çoktur basında. Türk basınında Hıncal'ın yeri "Sezen Aksu'ya şunu demişti, Defne Joy'un ardından bunu yazmıştı," birkaç sosyal medya sansasyonuyla sarsılamayacak kadar önemlidir. Ben de yola Hıncal...