Ne oldu?
İnce’nin ekranda izlemesi keyifli ama sandıkta karşılığı sınırlı olacak demiştim. “Ben demiştim” diye ego patlaması için vurgulamıyorum bunu. Muharrem İnce’nin...
İnce’nin ekranda izlemesi keyifli ama sandıkta karşılığı sınırlı olacak demiştim. “Ben demiştim” diye ego patlaması için vurgulamıyorum bunu. Muharrem İnce’nin aldığı yüzde 30’luk oyu da küçümsemiyorum. Ama sandıklar açıldığından beri şok üstüne şok yaşayan, hayal kırıklığıyla komplo teorilerine sarılan, büyük yıkıntı içindeki muhaliflerin yanılsamasına dikkat çekmek istiyorum.
Daha önce Ekmeleddin İhsanoğlu ya da Mustafa Sarıgül’ün aday olduğu seçimlerdekine benzer bir yenilginin nedeni seçim öncesi (hatta her seçim öncesi) Türkiye’yi kendi mahallesinden ibaret gören seçmenin körlüğü. Bu mahalle sosyal medya sayesinde daha da genişledi, ama tam da bu sebepten daha da içine kapandı.
Yaptığı en büyük hata, bir icraat ya da program sunmak yerine “Erdoğan’a laf çakan adam”karakterine yatırım yapmaktı. Tek vaadi “Erdoğan gitsin yeter” olan bir seçim stratejisinin tutması imkânsızdı. Kendi tabanında puan topladı, dışarıdan tek bir oy bile çalamadı.