O otobüs
Türkiye'nin hafızası sınırlıdır, dikkati de dağınık. O yüzden bir konudan hemen diğerine atlar, hiç kimse de geriye dönmez. Ekrem İmamoğlu da buna güveniyor. Hem mantık hem de etik açıdan...
Türkiye'nin hafızası sınırlıdır, dikkati de dağınık. O yüzden bir konudan hemen diğerine atlar, hiç kimse de geriye dönmez. Ekrem İmamoğlu da buna güveniyor. Hem mantık hem de etik açıdan sorunlu bir bayram gezisine çıktı; yetmedi, kendisini eleştirenlere hakaret etti. Ve şimdi de hayat aynen devam ediyor, "konu" unutuldu bile. Ekrem İmamoğlu konunun kapanacağını biliyordu, bu yüzden meydan okudu zaten. Bu yaptığı ilk hata değildi, son da olmayacak. Hatta siyasette son yıllarda kendisine yönelik beklentilere oranla onun kadar arka arkaya hata yapan bir figür daha çıkmamıştır. Sel basar, teknededir. Kar yağar, balıkçıda. Bayram günü de bütün İstanbul mülteci krizini konuşurken şehrin sahibi tek amacı kendi siyasi hırsını tatmin etmek olan Karadeniz gezisinde. Yarın öbür gün deprem olduğunda Bezos'un uzay aracında olursa şaşırmayın. Hata yaptığını hiçbir zaman kabullenmeyecek, hata yapmaya devam edecek. Peki Türkiye gerçekten böyle bir Cumhurbaşkanı, değişimi sağlayacak böyle bir figür mü istiyor? Aslında otobüs gezisinin bu kadar kıyameti koparması otobüsteki fotoğraftan öte bir endişeyi uyandırdı: Yenisinin eskisinden beter olabileceği ihtimali. TAHAMMÜL SINIRI...