ABD ile anlaşma zafer mi yoksa kayıplara mı gebe?
Gözünüzden kaçtı mı yoksa önemsemediniz mi!.. 10 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı’nın demecini kastediyorum: “Ağustos ayı tarihimizde zaferler ayı olarak geçer... Malazgirt zaferinden Mercidabık...
Gözünüzden kaçtı mı yoksa önemsemediniz mi!.. 10 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı’nın demecini kastediyorum:
“Ağustos ayı tarihimizde zaferler ayı olarak geçer... Malazgirt zaferinden Mercidabık seferine.. İstiklal Harbimizin zirvesi olan 30 Ağustos Zaferi’nden Kıbrıs çıkarmasına kadar pek çok dönüm noktasını bu ay içinde yaşadık... Terör koridoruna ilk vurduğumuz darbe olan Fırat Kalkanı Harekâtı’nı da yine bir ağustosta başlattık. İnşallah bu ağustosta da tarihimizin zaferler halkasına bir yenisini daha ekleyeceğiz..”
Bu yeni zafer halkası ne ola?
Fırat’ın doğusuna, ABD’nin denetimindeki PKK’nin siyasi ve askeri yönetiminin ağırlıklı olduğu bölgeye operasyon yapacağız demeçlerinin verildiği, askeri yığınakların yapıldığı ve ABD’nin en sonunda Ankara ile “güvenli bölge” görüşmelerine oturduğu bir zaman diliminde, Cumhurbaşkanı bu demeci veriyor.
Cumhurbaşkanı’nın demecinde saydıkları Malazgirt, 30 Ağustos.. evet birer zaferdir. Malazgirt ile Selçuklular Bizans’ı yendi ve Anadolu toprakları Türklere açıldı. 30 Ağustos, Türkiye’nin kuruluşunun zafer tacıdır. Kıbrıs da Türk bölgesinin Yunanistan’a ilhakını önleyen savaş olarak çok önemlidir.
ABD’nin güdümünde, Fırat’ın batısına Akdeniz’e kadar uzanacak bir uydu devletin kuruluşuna askeri müdahaleyi, bu iktidar “zafer” olarak ilan edebilir. Ama bunlar Türkiye’nin topraklarını kurtarma değildir; sonunda ülkeye yönelik önemli tehditlere karşı önleyici, meşru müdahaleler olarak kabul edilse bile, başka bir ülkenin topraklarına karşı askeri harekâtlardır ve olayın nasıl sonuçlanacağı konusunda Türkiye’nin bir takvimi yoktur.
Rusya ile Ankara karşı karşıya