Bilimde yerimiz epey perişan, nesnel bir tablo
Bilimsel mesleki dergilerde yılda 45 bini aşkın “araştırma makalesi” yayımlayabilirsiniz. Türkiye bu durumda. Sonra da bilimsel makale sayımız hiç de fena değil, mesela dünyada 17., 18. durumdayız, bak işte...
Bilimsel mesleki dergilerde yılda 45 bini aşkın “araştırma makalesi” yayımlayabilirsiniz. Türkiye bu durumda. Sonra da bilimsel makale sayımız hiç de fena değil, mesela dünyada 17., 18. durumdayız, bak işte Türkiye’de bilimsel araştırma yapılıyor, diye övünebilirsiniz.
Hayır, yapmayalım bunu. İyi durumda değiliz, isterseniz makale yayımlama açısından ilk 10 ülke arasına girin. Doğru bir değerlendirme yapmış olmazsınız.
Peki, nedir doğru değerlendirme? Sayıyı dikkate almayacağız da neye göre değerlendireceğiz?
Araştırmalarınızın yarattığı etki, bilim dünyasında kullanılma derecesi, yeni fikir ve çalışmalara açtığı yollar.. Ve şüphesiz ki, yüksek değerde araştırmalarınızın aldığı ödüller, övgüler, patentler vb. Tamam, bir temel bilim araştırmasında patent gibi sonuçlar zor olabilir, zaten patent alacağım diye de araştırma yapılmaz, ama değeri yüksektir..
Dünyada araştırma makaleleri yayımlayan binlerce “mesleki dergi” var. Dahası bazıları tamamen ticari, ver parayı makaleni basalım cinsinden.. Türkiye adresli binlerce e-makale bu tür dergilerde yayımlanıyor!
Bu tür dergilerin okunma değeri çok az veya sıfır.
Peki, bir araştırma makalesi neden bu tür dergilere gönderilir?
Çünkü, araştırmanın değeri düşük, önemli, okunur, ciddiyeti yüksek bilim dergilerinde yer bulamadığı için...
36. sıradayız
Ama yüksek nitelikli bilimsel dergileri dikkate alan bir değerlendirme var. Ünlü bilim dergisi, epey bir süredir Nature Index hazırlıyor ve yayımlıyor.
2019 Index’i yeni yayımlandı. Bu Index’te etki değeri çok yüksek 82 bilimsel dergide yayımlana...