Ciddi kazalar tarafsız uzman kurula, bizde ise savcılığa
Cumhuriyet yazarı Orhan Bursalı bu hafta 'Ciddi kazalar tarafsız uzman kurula, bizde ise savcılığa' başlıklı yazısını kaleme aldı.
ABD ve gelişmiş diğer ülkelerde böyle madenlerde ciddi bir kaza olduğunda ne yapılır?
Madencilik üzerine yıllarca yöneticilik yapmış emekli uzmanımıza bu soruyu yöneltiyorum.
Yanıtı: Derhal uzmanlardan oluşan tarafsız ve ciddi bir soruşturma kurulu oluşturulur. Bu kurul her yönüyle kazayı araştırır, tek yetkilidir, sonuçta ortaya bilimsel bir rapor koyar... Bu rapor belirleyicidir.
Peki Çöpler Madeni’ndeki kazada ne yapıldı?
Olay savcılığa verildi. Yöneticilerin, sorumluların ifadeleri alındı. Savcılık suçlu arıyor!
Bizde mahkemeler bir iki bilirkişi heyeti de oluşturur.
İŞ SAVCILIKTA!
Fakat çok yönlü uzmanlık isteyen, üstelik dokuz emekçiyi kaybettiğimiz bir kazada böyle bir kurul oluşturulduğunu duyduk mu?
Hükümetin ilgili bakanlıkları da şüphesiz işin içindedir.
Dikkatimi çekti, ilgili bakanlıklara bakın konuyla ilgili tek bir bakan veya yardımcısı var mı?
Madencilikte yetki sahibi Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na baktım, bakan ve yardımcılarının madencilikle uzaktan yakından ilgisi yok.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı da öyle.
Yani hükümet ve devlet aslında konuya epey yabancı.
GERİ ÇEVRİLEN ÇED VAR MI?
On binlerce ruhsat veriyorlar, ÇED raporu ya istiyorlar (çoğu göstermelik ve danışıklı dövüşlü) ya da hiç istemiyorlar. Eh, ÇED raporu yazan “uzmanlardan” oluşan ve tamamen “güvenilir” şirketlerin raporları dururken. Hükümette devlette konuya aşina insanlara ne gerek var...
Meraktan soruyorum: Bakanlıkların bugüne kadar yetersiz, uyduruk, tarafgir, şirket yararına bulup da geri çevirdiği tek bir ÇED raporu oldu mu? Yahu çevreye, yakın yerleşimlere, havaya suya börtü böceğe son derece zarar verebilir diye yazan bir ÇED raporu?