‘Grand Ricat’
Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Orhan Bursalı'nın bugünkü (24.11.2022)'' ‘Grand Ricat’'' başlıklı yazısı.
Çok güldüm yine.. Saray Başının Esad ile görüşecek misiniz sorusuna verdiği yanıtı biliyorsunuz... Niye olmasın? Putin de aracılık edecekmiş Esad ile el sıkışmasına.. Esad ile görüşme aslında bir “Grand Plan” gereği değil miymiş meğer!
“Grand Plan”ın bundan önceki aşaması Sisi idi. Futbolu da araç olarak kullanmış Grand Plan’ın büyük lideri, Katar Emiri Temim, Sisi ile Erdoğan’ın ellerini buluşturmuş.
Mısır lideri Saray’ın kendisine yaptıklarını hiç unutmadığı için, iki yıldır görüştüler görüşecekler haberlerini pompaladılar piyasaya.. İstihbaratçılar zemin hazırlıyormuş. Oysa Sisi sanki bir şey olmamış gibi davranıp durdu, pek umurunda da olmadı Ankara’nın hadi gel kucaklaşalım mesajlarına.
Futbol şampiyonasında el tokalaşma, istihbaratçılardan çok Katar Emiri Temim’in işi görünüyor. Olay Erdoğan’ı davet ile başlıyor. Belki öncesi de vardır. Ama Katar’daki buluşmadan önce Temim’in ikisini bir araya getireceği bilgisinin görüşüldüğü açık. Temim, Erdoğan’ı Sisi’ye götürmüş gözüküyor. Tabii, ikisi arasında mağdur olan, durmadan katillikle suçlanan, dokuz yıl boyunca her türlü küfrü yiyen Sisi!
Sisi üzerinde de Katar ve BAE liderlerinin, hatta belki de Suudi Arabistan’ın baskısı arabuluculuğu olduğunu varsayabiliriz.
Muhalefet Sisi ile tokalaşmayı “tükürdüğünü yalama” diye nitelendirirken Saray çevresi yandaş kalemler bunun “Grand Plan gereği” olduğu diye yanıt veriyor!!! Neymiş bu?
KÜSLERLE BARIŞMA!
Kim küsmüş veya küstürmüş? Erdoğan. Önce Davos’ta 2009’da “One Minute” politikası ile İsrail ile köprüleri attı. Hemen arkasından 2010’da Mavi Marmara ile Gazze’ye yardım götürüyoruz diye İsrail’e meydan okumaya kalkıştı: Gemideki dokuz yurttaşı öldürdü İsrail.
Bu hangi “Grand Plan”ın gereği idi?
Arkasından 2012’de Esad düşman ve katil ilan edildi...