Laiklik ve demokrasi: Olmazsa olmaz ikili
Dün Osman Bahadır’ın “Laiklik nedir” yazısını köşeme almıştım. Bugün de aynı kitaptan (Osmanlılardan Cumhuriyete Sekülerleşme), bu kez Laiklik ile Demokrasi başlıklı metnini biraz...
Dün Osman Bahadır’ın “Laiklik nedir” yazısını köşeme almıştım. Bugün de aynı kitaptan (Osmanlılardan Cumhuriyete Sekülerleşme), bu kez Laiklik ile Demokrasi başlıklı metnini biraz kısaltarak alıyorum. Tartışmalarda yol gösterici olması dileğimle..
***
Demokrasi, tarihsel olarak sekülerleşmenin çocuğudur. Bu nedenle laiklik olmadan demokrasinin olabileceğini ileri sürmek olguların doğasına aykırıdır.
Ülkemizin en önemli sorunlarından biri, ulusal ölçekte kavram birliğinin bulunmayışıdır. Modernleşme, ulus ve uluslaşma, demokrasi, laiklik, özgürlük, ideoloji, cumhuriyet vb. gibi birçok temel kavramda fikir birliği bulunmuyor. Bu, elbette her şeyden önce büyük bir eğitim eksikliğinden kaynaklanan bir sorundur. Çok temel nitelikteki bazı kavramlarda fikir birliği sağlayamamış toplumlar ulus davranışı da gösteremezler.
Dillerden düşmeyen demokrasi kavramı da ülkemizde herkesin bir tarafından çekiştirdiği bir kavram durumundadır. Demokrasi halk için eşitlik demektir. Günümüzde daha çok siyasi eşitliği ifade etmek için kullanılıyor. Oysa demokrasi başta siyaset ve ekonomi olmak üzere, toplumsal yaşamın her alanı için geçerli olan bir kavram, yöntem, sistem ve hedeftir.
Ekonomik demokrasi, kapitalizm koşullarında, herkes için eşit ekonomik girişim hakkı eşitliğinin yanı sıra, sınıflar, tabakalar ve insanlar arasındaki gelir farklılığının da olabildiğince kapatılmasını öngörür. Sosyalist demokrasi ise toplumsal sınıflar arasındaki farkları tamamen ortadan kaldırmayı hedefler.
Siyasi demokrasi ise en iyi tanımını, halkın halk tarafında...