Sağlıklı şeker yoktur
Hürriyet yazarı Osman Müftüoğlu bu hafta 'Sağlıklı şeker yoktur' başlıklı yazısını kaleme aldı.
Üzülerek belirteyim ki farklı tanımlar ve isimlerle bedenimize şeker sokmaya çalışan bazı gıda üreticileri var.
Bunlar gıda paketlerinin üzerine “şeker” yazmak yerine “maltoz, dekstroz, fruktoz, sakkaroz...” gibi sözcükler koyarak o şeker yüklü paketlenmiş sağlıksızlık bombalarını bedenimize sokmaya çalışıyorlar. Ve üzülerek belirteyim ki onlar daha çok para kazandıkça biz daha çok sağlık kaybediyoruz. Net ve açık olarak başlıktaki cümleyi bir kez daha tekrarlayalım: SAĞLIKLI ŞEKER YOKTUR!
Unutmayalım ki sağlıklı oldukları için güvenle yiyip içtiğimiz pek çok değerli gıda, içlerine eklenen gereksiz ve aşırı şeker yükü nedeniyle sağlığımızı bozabiliyor. Örnek mi? Meyveli yoğurtlar... İçine meyve suyu tadı ve kokusunu taklit eden kimyasallar eklenmiş, bir de üstüne bolca şeker yüklenmiş gazlı maden suları, şeker deposu kahvaltılık gevrekler... Bu örnekleri daha da çoğaltıp canınızı daha da sıkmak istemem. Ama bilelim ki özellikle paketlenmiş gıdaları satın alırken içinde aşırı şeker yükü bulunup bulunmadığını mutlaka kontrol etmek zorundayız.
BİR TEHDİT
İLGİSİZ DOKTOR BİLGİSİZ HASTA
Özellikle kronik hastalıkların tedavi sürecinde (şeker hastalığı, hipertansiyon, kalp damar hastalığı...) ciddi bir doktor-hasta işbirliğine ihtiyacımız var. Zira çok meşgul/ilgisiz bir doktorla, bilgisiz bir hasta bir araya geldiğinde hiç de hoş olmayan hatta bazen tehlikeli neticeleri olabilen durumlar ortaya çıkıyor. Kanaatime göre, özellikle “BİLGİLİ HASTA”, kronik hastalıklarla mücadelede çok ama çok önemli bir ayrıntı. Örneğin her bir şeker hastasını, hastalığı hakkında bilgilendirip eğitmezseniz, ilaçları dışında yapması ya da yapmaması gerekenleri onunla siz veya ekibinizdeki diğer sağlık elemanlarınız -mesela beslenme uzmanınız ya da egzersiz danışmanınız- yeterince paylaşmaz ve o hastayı sürecin bir çözüm ortağı yapmazsanız başarı şansınız giderek azalacaktır. Netice şudur: Araştırmalarla da kanıtlandı ki özellikle kronik hastalıklarda “sağlık okuryazarı, bilinçli ve bilgili bir hasta ile beraber çözüm üretmek” en az reçetenizdeki ilaçlar kadar önemli bir faktördür.