Salgın bizi uykusuz bıraktı
Uykusuzluk sorunu zannettiğimizden çok daha önemli bir meseledir.
Uykusuzluk sorunu zannettiğimizden çok daha önemli bir meseledir.
Ne var ki yeterli ve kaliteli bir gece uykusu ile mükemmel bir sağlık arasındaki bu mühim ilişkinin çoğumuz farkında bile değiliz. Üstelik aramızda uykuda geçirdiği zamanın “boşa harcanan bir ömür dilimi” olduğunu düşünenler bile var(!) Oysa tıpkı yiyip içmek, tıpkı nefes alıp vermek, tıpkı eğlenmek, gezmek, dostlarla keyifli zamanlar geçirmek ve tıpkı her gün düzenli egzersiz yapmak kadar yaşamsal ve vazgeçilmez bir ihtiyaçtır uykumuz. Ne var ki salgınla birlikte çoğumuz “UYKU FAKİRİ” olduk. Oysa bilimsel çalışmalar bize net ve açık olarak gösteriyor ki mükemmel bir sağlık için “uyku şart!”
İsterseniz gelin bu mühim meseleye biraz daha mercek tutalım ve bugün sayfamızı sizden gelen “UYKU SORULARI”na ayıralım.
UYKU SORUSU 1
MELATONİN DESTEĞİ İŞE YARAR MI
MELATONİN hormonu beynimizde yerleşik küçücük bir iç salgı bezi tarafından üretilen ve kaliteli bir uyku için patronluk görevi üstlenen muazzam bir moleküldür. Eğer beynimiz yeteri kadar melatonin üretemez ise uyku süremiz ve uyku kalitemizde önemli kayıplar ve sapmalar oluyor. Bu nedenle de uykusuzların çoğu melatonin desteklerinden istifade etme yoluna gidiyor. Peki, bu destekler işe yarıyor mu? Bu önemli konu bir başka yazının konusu olacak. Şimdilik şunu söyleyebilirim: Melatonin desteği özellikle 50-60 yaş sonrasındaki uyku problemlerinizin çözümünde işe yarayabilir. Zira araştırmalar akşam saatlerinde alınacak 1-3 miligram civarında kaliteli bir melatonin takviyesinin (melatonin takviyelerinin çoğu işe yaramaz ürünlerdir ve çöptür!), özellikle yaşlılarda beyindeki “melatonin baskısını” arttırmaya ve neticede de uykuya dalma süresini kısaltıp uyku kalitesini yükselterek ertesi güne daha zinde başlamaya yardımcı olabileceğini gösteriyor.