Tatlı krizlerini önlemenin 10 yolu
İçine "tatlı" gibi sevimli bir sözcük girse de her kriz gibi bu kriz de mühim bir sorun. Mühim çünkü bu krizlerin de ciddi ve tehlikeli sonuçları var. Diğerleri gibi bedensel ve ruhsal değil, birçok sebebi...
İçine "tatlı" gibi sevimli bir sözcük girse de her kriz gibi bu kriz de mühim bir sorun. Mühim çünkü bu krizlerin de ciddi ve tehlikeli sonuçları var. Diğerleri gibi bedensel ve ruhsal değil, birçok sebebi olabiliyor. Peki "nedir, nasıldır, ne yapmalıdır" tatlı krizlerini önlemek, sorunu kökünden çözmek için? Buyurun...
Tatlı krizlerini başlatan nedenlerin başında insülin patlamaları geliyor. "İştah canavarı insülin hormonu" şu veya bu nedenle fazla salgılanırsa bizi acilen ve şuursuz bir şekilde "tatlı bir şeyler yiyip içmeye" yöneltiveriyor.
Üstelik bu yönelim bazen "kafayı yeme" derecesine bile varabiliyor.
Tatlı krizlerinin bir başka sebebi ise beslenme yanlışları. Karbonhidrat ağırlıklı beslenmek, hele hele unu, nişastası, şekeri bol, işlenmiş karbonhidrat oranı yüksek yiyeceklere paçayı kaptırmak da bu krizlere çıkarılan birer davetiye olabiliyor. Siz azıcık pasta, bir parça kurabiye, bir parmak tatlı, bir kaşık bal, bir tutam şeker filan derken hiç farkına varmadan günün birinde çaresiz ve tedbirsiz bir tatlı canavarı haline gelebiliyorsunuz.
Bazen de "ruhsal", daha doğrusu "duygusal" sorunlar yöneltiyor bizi tatlılara veya şekerli içeceklere, mutsuzluğu, umutsuzluğu, keyifsizliği, moralsizliği onlarla çözme yanlışına.
Neticede mutsuzluğunuzu unutup 3-5 dakikacık süren mutlu seroto