Yaş almak mı yaşlanmak mı
Hızlandırılmış bir zaman diliminde yaşıyoruz. Bunun avantajları da var dezavantajları da.
Dezavantajları çoğumuzun zaten malumu: Bozulmuş insani ilişkiler, giderek küçülen aile yapıları, insafsız sosyal süreçler, ekonomi ağırlıklı yıpratıcı yükler... Bunların ve daha pek çok şeyin nihayetinde de üstümüze çöken “uyku, beslenme, aktivite ve huzur” depremleri... Bedeni önceleyip ruhu ıskalamalar, muazzam bir depresyon epidemisi, müthiş bir kronik hastalık pandemisi...
Peki ya avantajlarımız, bu hızlandırılmış yeni zaman diliminin avantajları neler? “Medeniyet hastalıkları”nın en önemli tetikleyicisi olan bu muazzam hızlı zaman diliminin tabii ki bazı avantajları da var. Ölçülebilen her şeyin neredeyse nanometrik olarak ölçüldüğü bu yeni zaman diliminde sağlığımıza ilişkin her şeyin müthiş bir dikkat, doğruluk ve hız ile ölçülebilmesi bana göre en önemli avantajlardan biridir. Bu sayede yapay zekâyı, bulut ve kuantum bilişimini, biyoteknolojiyi, robotik bilimi ve nanorobotları birlikte devreye sokma imkânına kavuştuk. Bu imkânlar sayesinde de sağlığımızı inanılmaz noktalara taşıyabileceğimizden en ufak bir kuşku duymuyorum.