Tarihi yanılgı ve Barzani
IŞİD Musul'u ele geçirmesinin hemen sonrasında Erbil üzerine yürümüş, peşmerge hiçbir varlık gösteremeden geri çekilmişti. Erbil'e 40 kilometre kadar sokulan IŞİD'in önünde hiçbir engel...
IŞİD Musul'u ele geçirmesinin hemen sonrasında Erbil üzerine yürümüş, peşmerge hiçbir varlık gösteremeden geri çekilmişti. Erbil'e 40 kilometre kadar sokulan IŞİD'in önünde hiçbir engel kalmamıştı. En kritik zamanda Barzani'nin imdadına ABD'nin bombardımanı yetişmişti. Barzani kurduğu tuzağa düştü!ABD/İsrail'in gölgesinde var olabilen ve varlığını sürdürebilen Barzani, gün gelmiş ABD/İsrail'in gölgesini kendi gölgesi sanmaya başlamıştır. Bölgede yutamayacak kadar büyük parça ısırmaya kalkışmış, gücüne mağrur olup haddini aşmıştır. Kerkük'ü gasp etmeye kalkışmıştır. Bu amaçla fiili durum yaratmış, Irak Devletini ve Türkmenleri bölgede yok saymıştır.Kerkük kentinde referandumdan bu yana Barzani'nin yarattığı fiili durum Haşdi Şabi destekli Irak ordusunun, kente operasyon düzenlemesiyle sona ermiştir.Irak devletinin egemenliğini tanımayacaksın, topraklarının bir kısmına el koyacaksın, petrol kuyularını ve stratejik yerleri işgal edeceksin sonra o devlet topraklarını korumak için harekete geçince de tabana kuvvet kaçacaksın!Barzani peşmergesi hem IŞİD hem de Irak birlikleri karşısında zoru görünce sıvışarak bağımsız olacağını sanıyor. Millet olmak, devlet kurmak, bağımsız kalmak ödenecek maliyete katlanmakla ilgili bir süreçtir. Barzani ve onun gibiler devletin ne olduğunu ve hangi tarihi sürecin muhassalası olduğunu bilmiyorlar.ABD/İsrail kuklalarını oynatıyor!2000 yılına girerken ABD, Kuzey Irak'ta hâkimiyet tesis etmeye çalışan Öcalan, Talabani ve Barzani üçlüsünü birlikte hareket etmeye zorlamıştır. Bunun mümkün olmayacağını görünce de Öcalan'ı Türkiye'ye teslim ederek denklemden düşürmüştür. Ardından ABD, Talabani ve Barzani'yi birlikte hareket etmeye zorlamıştır. Bu kısa vadede mümkün olamamış Talabani ve Barzani'nin birbirlerini yok etmek üzere karşı karşıya geldikleri bir anda da Türkiye devreye girerek iki tarafın barışmasını sağlamıştı. Körfez harekâtı sonrasında ABD tekrar devreye girmiş Talabani'yi Irak cumhurbaşkanı seçtirerek, Irak'ın kuzeyinde tek hâkim güç olarak Barzani'yi bırakmıştır.Türkiye'ye karşı en vahşiyane ve canice katliamlara girişen PKK, esas olarak hiçbir zaman Barzani'yle çatışma içinde olmamış, aksine iş birliği içinde hareket etmiştir. PKK, Barzani'nin hak iddia ettiği topraklara yerleşmiş ve Kuzey Irak yönetimiyle çok yakın ilişkiler yürütüyor, Türkiye'ye karşı zorunluluktan PKK'ya karşı bir duruş gösteriyordu. Çok uzun olmayan bir zaman diliminde Barzani/Talabani ikilisi Türkiye'de kan döken PKK'lı teröristleri teslim etme konusunda "Türkiye'ye bir Kürt kedisi dahi vermeyiz" demişlerdi. Barzani/Talabani ya da PKK'nın birbirinin alternatifi değil aksine birbirini bütünleyen fakat yöntemleri farklı iki yapı olduğu her olay sonrasında ortaya çıkmıştır. IŞİD'in Erbil, Sincar ve Kerkük'ü tehdit etmesi üzerine ABD, PKK'yı Barzani'yle iş birliğine zorlamıştı. PKK militanları peşmergeyle birlikte IŞİD'e karşı çatışmaya girmişti. Kobani'de PKK/PYD yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalınca da yine ABD devreye girmiş ve peşmergeleri Türkiye üzerinden geçirterek PKK/PYD'nin yardımına göndermiştir. Barzani, Talabani, PKK, PYD; bazen birini bazen diğerini ABD/İsrail'in oynattığı kuklalardır. PKK, Barzani'nin yardımına koşuyor! Irak ordusunun Kerkük'e operasyon düzenleyeceği kesinleşince, kente PKK'lı terörist akın etmişti. PKK'lılar, Kerkük'te ele geçirdikleri bölgelere PKK flamalarıyla birlikte terör örgütünün elebaşısının posterlerini asmışlardı. Irak güçleri harekete geçince her çeşit peşmerge tek kurşun sıkamadan mevzilerini terk ettiler. Geriye Barzani'nin ağlayan peşmergelerinin görüntüleri kaldı. Barzani güçleriyle birlikte, PKK'lılar da Kerkük, Sincar, Tuzhurmatu ve Telafer'den kovuldu. ABD ve İsrail'in küresel ihtiyacı için gönüllü olarak kullanılmak tarihi bir yanılgıdır. Barzani bu tarihi yanılgıya düşmüştür. Çocukça hayali için çocukluk yapmış ve kaybetmiştir. ABD ve İsrail adına ve İslam aleyhine kullanılanlar eninde sonunda kaybetme kaderinden kurtulamamaktadır.