Yeni parti hayırlı olsun, hayırlar getirsin!
Türkiye, siyasetçinin dürüstünün, ilkelisinin ve tutarlısının siyasetten dışlanması için elden gelen her şeyin yapıldığı bir ülkedir. Siyaseti parsellemiş olan oligarşi, kendi...
Türkiye, siyasetçinin dürüstünün, ilkelisinin ve tutarlısının siyasetten dışlanması için elden gelen her şeyin yapıldığı bir ülkedir. Siyaseti parsellemiş olan oligarşi, kendi mülkü olarak kabul ettiği siyasi alana, nitelikli ve etkili yeteneklilerin girmesine izin vermemektedir. Onun için de Türk siyasi hayatı kötü siyasetçinin iyisini kovduğu bir arena halini almıştır.Ülkenin geleceği yönünden acilen çatışma yerine iş birliğine, ihtilaf yerine uyum, güdüyle hareket yerine de muhakeme ve akla ihtiyaç vardır.Volümü yüksek, kaba, öfkeli ve fanatik siyaset üslubuna bir abla, bir bacı, bir kadın ve nihayet bir ana eli değmeyeli uzun yıllar oldu. Ülkenin geldiği bu aşamada cephede değil ama siyasette bir Nene Hatun'a, Kara Fatma'ya Türkiye'de insanların ekmekten daha fazla ihtiyacı vardır.Böyle bir iklimde bir kadın önderliğinde örgütlenen siyasi harekete karşı yapılan tehditler, şantajlar, suçlamalar sonuç vermedi. Engelleme, suçlama ve baskılar kâr etmedi. Meral Akşener önderliğindeki parti nihayet kuruldu. Bölücü siyasete son!Mevcut siyaset, insanların inançlarını sorgulamakta, yaşam biçimlerini tehdit etmekte, etnik ve mezheplerini doğrudan ya da dolaylı olarak eleştiri konusu yapmaktadır.İnsanlar onlarca yıl boyunca inanç, parti mensubiyeti ve aidiyetlerine göre değil üretkenlik, çalışkanlık ve uzmanlıklara göre muamele görmeyi özlemişlerdir.Türkiye'deki siyasi ödlekler Osmanlı ile Türkiye Cumhuriyetini, Atatürk ile Abdülhamit'i, Doğu ile Batı'yı, kadın ile erkeği bir ve bütün olarak düşünemez haldedir. İnsanlar, ya birisi ya da öbürü yanında taraf olmaya zorlanmaktadır.Türk halkı ülkesi ve milletiyle olduğu kadar devleti, tarihiyle de bir ve bütün olan siyaseti özlemiştir.Kadına şiddetin, kadın cinayetlerinin, kadın tacizlerinin zirveye vurduğu bir dönemde bir kadının liderliğinde ortaya çıkan bir hareket her şeyden önce umuttur.Meral Akşener'le birlikte yalnız insanı değil tarihi, coğrafyayı ve dini parçalayan siyaset dönemi de sona ermiş olacaktır.Edep, etik, estetik dönemi!Akşener hareketi, partileşme sürecini tamamladı. Böylece yorgun, bezgin, durgun muhalefet dönemi de kapanmış oldu. On beş yıldır iktidarda olan AKP ilk kez ciddi ve dişli bir muhalefetle karşı karşıya gelmiş oldu.Devlet gücünü arkasına almış olan iktidarın bütün korkutma, itham, tehdit ve engellemelerine rağmen yeni partiyi, Akşener önderliğinde çıktığı yoldan geri döndürememiştir.Siyasete her şeyden önce güçlü bir kadın eli değecektir. Zorunlu olarak siyaset nezaket, zarafet ve incelikle buluşacaktır. Gerilim, öfke ve itham üzerinden yürütülen on beş yıllık siyaset yerini edep, adap, etik ve estetiğe terk edecektir.Ne yaptığını ve kime hizmet ettiğini bilmeyen, şaşkın ve edilgen siyasetçiler dönemi de böylece kapanmış olacaktır.İstişare, meşveret ya da ortak akıl!Türkiye daha 1808'li yıllarda karşılaştığı sorunları "meşveret-i amme"ye baş vurarak çözmeye çalışmış bir ülkedir. Gelinen aşamada sorunların çözümünü lidere, rejimi reise emanet etmek 1808'in gerisine düşmektir.Siyaset demek halkın lidere ya da ülkenin reise teslim edilmesi demek değildir. Tam tersi liderlerin ya da reisin kendi nefislerine değil, halka hizmet eder hale getirilmesi demektir."Gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım" gibi pasif yurttaşlık dönemi sona erdirilecektir. Birilerinin birilerine "kurtar bizi baba" dediği dönem, tarihin derinliklerinde kalmak zorundadır. Herkesin her sorununu başkasına ihale ettiği değil, öncelikle kendisinin çözmeye çalıştığı dönem başlayacaktır. Akşener bize bunu vaat etmektedir.Meral Akşener'in yeni hareketi yeni bir umut olarak ortak aklı, kolektif yarar lehine aktifleştirme umudu vermektedir. Hayırlı olsun, hayırlar getirsin!