Geçmişin Türkiye’sinin erken seçimi
Dünyada birçok toplumun keskin bir kutuplaşma yaşadığı bir dönemdeyiz. Memleketimiz de bundan istisna değil. Hatta bizde kutuplaşmanın son derece derin bir şekilde tecrübe edildiği söylenebilir. Konda Genel...
Dünyada birçok toplumun keskin bir kutuplaşma yaşadığı bir dönemdeyiz. Memleketimiz de bundan istisna değil. Hatta bizde kutuplaşmanın son derece derin bir şekilde tecrübe edildiği söylenebilir. Konda Genel Müdürü Bekir Ağırdır’ın erken seçimden önce kaleme aldığı analizi destekleyen veriler, toplum kesimlerinin birbiriyle temasının neredeyse kalmadığını gösteriyor.
Viyana İnsani Bilimler Entitüsü rektörü Shalini Rhandaira’nın tespitiyle “Günümüzün sosyal ve siyasi çatışmalarının fay hatları milli sınırlardan değil her toplumun kendi içinden geçiyor”.
Brexit, Trump’ın başkan seçilmesi, Orban’ın zaferi ya da geçen seneki referandumun demografik özellikleri birbirine yakın. Elbette her memleketin kendine özgü koşulları var ancak ana fay hattının genç, eğitimli ve şehirli kesimlerle küçük yerlerde yaşayan, yaşlı ve düşük eğitimli kesimler arasından geçtiği söylenebilir.
16 Nisan 2017 referandumunda İstanbul, Ankara ve İzmir hayır demişti. Ipsos’un verilerine göre ilk defa oy kullanan genç seçmenin yüzde 58’i oyunu hayırdan yana kullanırken 65 yaş üstü seçmenin yüzde 59’u mührü evet’e basmıştı. Kırsal kesim ve ilkokul mezunları arasındaysa evet oyunun yüzde 70’lere vardığı tespit edilmişti.
AKP ve MHP’nin kasım genel seçiminden referanduma kadar yaklaşık yüzde 10 oy kaybına uğradığı da not edilmeli. İttifak beklenen sonucu vermediği gibi referandumdan bu yana geçen sürede İyi Parti’nin örgütlenmeye başlaması ve MHP’nin daha da eriyeceği hesaba katılmalı.
AKP’nin Kürt seçmenden eskisi gibi oy alamadığı ortada. MHP’nin desteğinin bu kaybı karşılamama ihtimali giderek artmakta.
Her halükârda dünyanın diğer yerlerinde de Türkiye’de de toplumsal ve siyasi fay hatları...